Bodrum mandalinası hasat zamanı, yeşil ürün özelliği ve bölgesel coğrafi işaretin gücüyle lezzet ve güveni bir araya getirir.
Bodrum mandalinasının hasadı yaklaşırken, tüccarların yeşil dallardan alım yapmaya başlaması, bölgedeki mandalina bahçelerinin ne kadar verimli olduğunun işareti oluyor. Ortakent başta olmak üzere Konacık, Bitez, Turgutreis, Yalıkavak, Gölköy ve Türkbükü gibi mahallelerden toplanan ürünler, geçtiğimiz yıldan bu yıla rekoltenin artış göstereceğini işaret ediyor. Geçen yıl yaklaşık 6 bin 500 ton olan üretimin bu yıl 7 bin 500 tonları bulması bekleniyor. Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Serdar Kocadon, mandalinanın ilçeye gelen tüccarların da ilgisini çektiğini belirterek piyasanın şu anda bahçeden kilosunun yaklaşık 20 lira olduğunu söyledi. Bu yılın önümüzdeki aylarda hasadın başlamasıyla birlikte ticari hareketliliğin artması bekleniyor.
İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından Akdeniz sineğiyle mücadele amacıyla uygulanan ilaçlar, verimdeki artış için bir destek görevi görüyor. Bodrum mandalinası artık sadece bahçe sahipleri tarafından korunmakla kalmıyor; tüm kente yayılmış bir sahiplenme duygusu oluştu. Bu ürünün coğrafi işaretli olması ve Türkiye’de benzerinin olmaması, Bodrum halkının da bu tarımsal mirası sahiplenmesini sağlıyor. Bahçeler kadar toplumun genelinde de bu özel ürünün değer kazanması, bölge için önemli bir avantaj oluşturuyor.
Amacımız mandalinaların hasat dönemini uzatmak ve yıl boyunca talebi canlı tutmak. Temmuz ayından itibaren yeşil mandalina kullanımı kokteyllerde, yemeklerde ve salatalarda limon yerine de tercih ediliyor; bu da yeşil mandalinayı daha değerli kılıyor. Geçmişte sınırlı tüketilen yeşil mandalina için şimdi İstanbul’da yapılan toplantılar olumlu sonuçlar doğurdu ve gelecek yıl tüm Türkiye’ye yayılma hedefi bulunuyor. Bu süreçte Bodrum Turunçgil Üreticileri Birliği, mandalinadan elde edilen kolonyadan lokuma kadar yaklaşık 25-30 farklı ürün üretimini sürdürüyor.
Bodrumlu turizmci ve girişimci Erman Aras ise bölgeye gelen ziyaretlerin en doğal yanıyla mandalinanın yeşil formunu deneyimlemesi gerektiğini belirterek, işletmelerin bu ürünün daha geniş şekilde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.