Belediyedeki rüşvet iddialarını içeren iddianamedeki örgütlü yapı ve şüphelilerin rolünü akıcı bir dille özetleyen analiz.
İddianamede, Beşiktaş Belediyesi, Avcılar Belediyesi, Esenyurt Belediyesi ile İstanbul ASFALT Fabrikaları San ve Tic. AŞ ile İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne ilişkin suçlamalar yer almakta; “suçtan zarar gören” olarak belediyeler ve kurumlar gösterilirken, olaylar zincirinde 19 kişi mağdur, 40’ı tutuklu, toplam 200 kişi ise şüpheli olarak kayda geçmiş durumda.
Beşiktaş Belediyesi’nin 2021 yılında Avrupa Yakası’nda asfalt ve yama işleri için düzenlediği iki ihalenin süreci, iddianamede usulsüzlükler içeren bir tablo halinde ele alınıyor. Eski ortağı Aziz İhsan Aktaş’a gönderildiği belirtilen mesajlarda, ihalelerin kayıt numaraları ve maliyet tablosundaki iş kalemleriyle birebir aynı değerlerin kullanıldığı ifade ediliyor. Bu durum, ihalenin maliyet hesaplarının şüpheli bir biçimde önceden bilindiğini düşündürmektedir.
İddianamede, piyasa koşulları gereği net teklifi bilmenin mümkün olmadığını belirten bir çerçeve çiziliyor. Aktaş’ın firmasının İSFALT’tan aldığı tüm ihalelerde puanlama ve yaklaşık maliyet bilgilerinin ihale öncesinde şüpheli Mustafa Mutlu üzerinden aktarıldığı, bunun ise projenin metrajı ve hesaplarının netleşmediği bir durumda ihalenin örgüte ait firma tarafından kazanılmasına yol açtığı savunuluyor. Örgüt elebaşı olarak gösterilen Aziz İhsan Aktaş’ın, açık ihaleyi, belediyeye danışmanlık yapan aracı vasıtasıyla yaklaşık maliyet bilgisine ulaşmasıyla ihalenin eşitlik, rekabet ve maliyetin gizliliği ilkelerini ortadan kaldırdığı belirtiliyor.
Beşiktaş Belediyesi Başkanı Rıza Akpolat’ın 2019’da göreve başlamasıyla birlikte, kadim kararlar ve uygulamalar üzerinden elde edildiği iddia edilen rüşvet gelirleriyle zenginleştiği ve bu malvarlıklarını çevresindeki kişilerle paylaştığı anlatılıyor. İddianamede, başkan yardımcısı Ozan İş’in Ağustos 2024’te yaptığı ifadedeki bazı açıklamalar da öne çıkıyor: ruhsat taleplerinde yüksek meblağlar talep edildiğini, belirli projeler için milyonlarca liranın gayrı resmi olarak aktarıldığını ve bu paraların bazı durumlarda çeşitli projelerin karşılığında aklandığını ifade ediyor. Belediyede ruhsatlandırma süreçlerinde aklanmış gibi görünen bu para hareketleri, bazı kamu-kamuya rüşvet bağışları olarak değerlendiriliyor.
Rıza Akpolat’ın ruhsat karşılığı para aldığı iddiası konusundaki açıklamalar, Ozan İş’in ifadesinde ayrıntılı olarak yer alıyor. Öz-Ak Gayrimenkul üzerinden yapı ruhsatı düzenlenişi sürecinde, plan tadiline ilişkin gayri resmi para transferlerinin gerçekleştiği, bu süreçte 12 milyon TL’lik bir bloktan bahsediliyor ve bu para Ali Rıza Yılmaz’ın koordinasyonu ile Akpolat’a iletilmiş durumda. Ayrıca Mandarin Hotel’in işletme ruhsatı verilmesi kapsamında da bazı dönemlerde kaçak yapı ve benzeri durumlar üzerinden bağlantılar kurulduğu iddia edilmektedir. Bu çerçevede, otel ruhsatı ve içkili lokanta ruhsatı gibi kararlar için elden para transferleri yapıldığı yönünde ifadeler bulunuyor.
İddianamedeki diğer ifadelerde, birden çok iş insanından haksız para alınmasına yönelik beyanlar yer alıyor. Emirhan Akçadağ’ın Beşiktaş Belediyesi Özel Kalem Müdürü olarak verdiği ifade, Akpolat ve yakınlarının baskı yoluyla topladıkları paraların özel harcamalara ve belediye operasyonlarına yönlendirildiğini anlatıyor. Şoförler ve zabıta aracılığıyla alınan paraların Akpolat ve Yılmaz’a ulaştırıldığına dair iddialar da metinde vurgulanıyor.
Sonuç olarak, iddianamede Aziz İhsan Aktaş liderliğindeki örgüt ve Beşiktaş Belediyesi’ndeki ilgili yetkililerin, ihalelerin şeffaflığı ile rekabetin zedelenmesi ve rüşvet akışının organize biçimde sürdürüldüğü ileri sürülüyor. Metinde, ihaleler hakkında yürütülen soruşturmanın devam ettiği ve özellikle imar, iskan, iş yeri açma ve aşevi konularındaki usulsüzlükler ile bununla ilişkili mali kaynak hareketlerinin incelendiği ifade ediliyor.