Barış ve demokratik toplum süreci üzerine kapsamlı bir değerlendirme; siyasi tartışmaların dinamikleri, katılım ve kalkınmaya vurgu yapıyor.
Barış ve demokratik toplum süreciyle çatışmasızlığın hâlâ önemli bir rol oynadığı vurgulanıyor; süreçte yer alan herkesin bu dönemdeki büyük ve onurlu emeğin sahibi olduğuna dikkat çekiliyor. Öcalan’ın, Uygarlığın üç yüzyıldır süregelen yıkıcı çatışmalar ve dünya savaşları nedeniyle ortaya çıkan zararları gideren önemli çözüm modellerinden biri olarak müzakereci demokrasinin önemini belirttiği kaydediliyor. Bu yaklaşımın, Türkiye’nin iç ve dış karşılaştığı pek çok sorun için esas alınması gerektiği ifade ediliyor.
Sözümüzün arkasındayız başlığı altında Öcalan’ın, “27 Şubat açıklamasında belirttiğimiz, sürecin gelişmesinin siyasi ve hukuki gerekliliklere bağlı olduğu” cümlesini hatırlatarak arkasında durduğuna işaret ediliyor. Açıklamada ayrıca, gelinen aşamada hukuksal gerekliliklerin doğru ve bütüncül bir bakışla tespit edilip hayata geçirilmesinin son derece önemli olduğu vurgulanmıştır. Cumhuriyetin yeni yüzyılının barış ve demokrasi hukuku üzerine kurulması gerektiği de ifade edilmiştir.
Spontane ve plansız ifadesiyle ilişkili tartışmalar TBMM’nin 28’inci dönemine ait yasama yılı resepsiyonu sırasında gündeme gelmiştir. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile siyasi parti genel başkanları arasındaki fotoğraflara ilişkin yorum ve eleştiriler sosyal medyada da yoğunlaşmıştır. DEM Parti ise eleştirilerin gelecek hafta toplanacak MYK ve PM toplantılarında ele alınacağını belirtmiş, Erdoğan ile görüşmenin spontane ve plansız geliştiğini, samimi bir sohbet ortamının gerekliliğini koruduğunu ve bunun mücadeleden vazgeçildiği anlamına gelmediğini ifade etmiştir. DEM Parti’nin muhalefet ve mücadelesini bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da sürdürmeye devam edeceğini vurgulamıştır.