Ayşe Tokyaz cinayeti ve Ejegül Ovezova olayında yargı sürecinin gelişimini akıcı Türkçe özetleyen kapsamlı bir analiz.

İstanbul Küçükçekmece’de cenazesi bulunan üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz’ın olayının ardından, Eyüpsultan’ta valizin içinde keşfedilen cesedin ardından yürütülen soruşturma kapsamında Cemil Koç’un tasarlayarak öldürmek suçundan tutuklanması ve kendisine yardım eden 6 kişinin de “tasarlayarak öldürmeye yardım etmek” suçundan tutuklanması kayda geçti. Yargı süreci sürerken; Diyarbakır Bağlar’da 24 Temmuz 2023’te bir sitenin 8. katından düşerek yaşamını yitiren Ejegül Ovezova hakkında soruşturmanın da şüpheli olarak Cemil Koç’u işaret ettiği öğrenildi.
İddianamede belirtildiği üzere olayın gerçekleştiği evde inceleme yapıldı ve yerdeki bazı eşyalar ile kan benzeri lekeler tespit edildi. Bu lekelerden alınan örnekler, maktule ait kanla karışık durumda bulundu ve tırnaklardan alınan sürüntü örneklerinde iki tarafın genotiplerinin karışık olarak saptanması, aralarında bir boğuşma olduğuna işaret etti. Buna bağlı olarak Cemil Koç’a karşı “Kasten öldürme” suçundan kamu davası açılması gerektiği belirtildi.
Ağırlaştırılmış müebbet ihtimali konusu iddianamede, evin salonunda, yorgan üzerinde ve yatak süngeri kenarında kan izlerinin bulunduğu ancak maktulün bedeninde yaralanma izine rastlanmaması nedeniyle kan lekeleri ile ölüm arasında doğrudan bir bağ kurulamadığı ifade edildi. Ancak tırnak altı DNA ile birlikte değerlendirildiğinde, şüphelinin kadını öldürdüğüne dair güçlü şüphe oluştuğu kaydedildi ve Cemil Koç hakkında Kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi yinelendi.
SEGBİS ile katılım durumunda, Ovezova’nın ölümüne ilişkin duruşmada Cemil Koç Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde SEGBİS üzerinden hazır bulundu. Duruşmaya, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatları ile çeşitli sivil toplum ve baro temsilcilerinin izleyici olarak katılımı dikkate değer oldu. Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Komisyonu avukatları da müdahil olma talebinde bulundu.
Savunma ve sonraki adımlar kapsamında, savcının tutukluluk halinin sürdürülmesi yönündeki mütalaası üzerine mahkeme, sanığın avukatının dava sürecinden çekildiğini belirtti ve gelecek duruşmada savunmanın avukat tarafından alınmasına karar vererek tutukluluk hâlinin devamına, ayrıca Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Komisyonu’nun müdahil talebinin kabulüne karar vererek duruşmayı 24 Mart’a erteledi.