Aydın’da enginar soyma sanatını yüzyıllık gelenekle buluşturan usta ellerin hikayesi ve zanaatını keşfedin. Geleneksel yöntemlerle hazırlanan enginarlar sizi bekliyor.
Yılların tecrübesiyle enginarı adeta bir sanat haline getiren 75 yaşındaki usta, Arslan, işini büyük bir özenle sürdürüyor. Zamanla büyüyen ekibi ve yüksek verimliliği ile tanınıyor. Bu yıl da büyük firmalardan alınan enginar soyma işleri sayesinde, kendi ekibini kurarak bölgenin önemli bir figürü haline geldi. Arslan, “enginar soyma timi” adını verdiği ekibinde, hız ve hassasiyetle çalışan 20 erkekle birlikte, bölgenin enginar üretiminde önemli bir rol üstleniyor.
Her sezon Aydın’a gelen ekip, coğrafi işaretli Aydın enginarını özenle soyuyor. Uzun yıllardır değişmeyen bu ekip, özel olarak tasarlanan keskin bıçaklar sayesinde enginarları birkaç saniyede soyarak, makineden daha hassas sonuçlar elde ediyor. Çalışma sırasında enginarlar, bozulmaması için temiz ve su dolu kaplara bırakılıyor ve ekip, günde 800 ila 1000 adet enginarı soyma kapasitesine ulaşıyor.
Bir ekip üyesi, “Günde 800 ile 1000 enginar soyabiliyoruz ve bu işi büyük bir ustalıkla yapıyoruz” diyerek, çalışma disiplinini ve yüksek verimliliği vurguluyor. “Güçlü bir ekibimiz var ve bu ekip sayesinde işlerimizi zamanında yetiştiriyoruz” diyen Arslan, çocuklara ve gençlere bu mesleği sevdirerek, gelecek nesillere aktarmanın önemine değiniyor.
İtalya’dan getirilen makinelere rağmen, el emeğinin ve ustalığın vazgeçilmez olduğunu belirten Arslan, “Bu işin sırrı el becerisi ve dikkat. Bıçaklarımız özel tasarlandı ve oldukça keskindir. Eğer dikkat etmezsen parmaklarını bile kesebilirsin” şeklinde uyarıda bulunuyor.
Arslan, kendi performansını da şöyle anlatıyor: “Günde yaklaşık 1000 enginar soyuyorum. Bu işi seviyorum ve 50 yıldır yorulmadan sürdürüyorum. Bu meslek benim için bir tutku ve bu tutku sayesinde her yıl aynı özenle çalışıyorum.”
Ancak gençlerin bu mesleğe ilgisinin azaldığını ve yetiştirecek yeni eleman bulmakta zorlandıklarını da sözlerine ekliyor. Yetişmiş ustalar ve yeni nesil arasındaki bu kopukluk, mesleğin devamlılığını tehdit ediyor.
Mahmut Özdemir, işin en önemli kısmının bıçakların keskinliği ve ustalığın olduğunu belirterek, “Keskin olmayan bıçakla bir enginarı tek seferde soyamazsınız. En fazla 1 dakikada soyulması gerekir, aksi halde etrafı kararır ve izler oluşur. Gözler kapalı soyma becerisi de bu mesleğin ustalığını gösterir” diyor.
Öte yandan, Aydın Enginar Kooperatifi Başkanı Kenan Kaçar, bölgedeki enginar üretiminin yüksek kalitede olduğunu ve kadınların tarlada toplama, erkeklerin ise soyma işlemlerinde uzmanlaştığını belirtiyor. “Ekiplerimiz gerçekten oldukça hızlı ve deneyimli. Her sene buraya geliyorlar ve soyma işlemi büyük bir dikkat ve ustalık gerektiriyor” diyerek, bölgenin enginar üretiminin yıllık yaklaşık 7 bin ton civarında olduğunu ve işçilerin soyum başına 2 ila 2,5 lira kazandığını ifade ediyor.