Avrasya Tüneli’nin 9 yıllık yolculuğu ve çevresel farkındalık; altyapı mirası, sürdürülebilirlik ve toplumsal etkilerin özetli incelemesi.

Asya ve Avrupa kıtalarını deniz tabanının altından buluşturan Avrasya Tüneli’nin 9. yılı vesilesiyle yapılan yazılı açıklamada, Bakan Abdulkadir Uraloğlu tünelin 20 Aralık 2016 tarihinde resmi açılışının gerçekleştirildiğini hatırlattı. İstanbul’un iki yakasını, 5 kilometrelik çift katlı denizaltı kara yolu tüneliyle birbirine bağlayan proje, Kavşaklar ve yaya güvenliği için yapılan iyileştirmelerle birlikte toplam 14,6 kilometrelik bir güzergah üzerinde inşa edildi. Genişletilen yaklaşım yolları ile kavşaklar, araç alt geçitleri ve yaya üstgeçitleri hayata geçirildi.
Rahatlıkla motosiklet, otomobil ve minibüslerin geçebildiği tünelden, 2025 yılında günlük ortalama 77 bin aracın geçtiği öngörülüyor; bu rakam, garanti kapasitesinin %8 üzerinde bir performansa işaret ediyor.
Çevresel katkı ve tasarruflar Güzergahın ulaşım süresini yaklaşık 100 dakikadan 15 dakikaya indirme amacı doğrultusunda, Avrasya Tüneli’nin teknolojik altyapısı ve mühendislik çözümleriyle İstanbul Boğazı geçişine hızlı, ekonomik, güvenli ve konforlu bir alternatif sunduğu ifade edildi. Kozyatağı-Bakırköy hattı üzerinden yapılan hesaplamalara göre, 9 yıllık işletme süreci 250 milyon saatlik zaman tasarrufu, 304 bin tonluk yakıt tasarrufu sağladı. Ayrıca 139 bin ton emisyon azalımı, tünelin 5,5 milyon ağacın çevresel etkisine eşdeğer bir katkı yaptığı şeklinde değerlendirme yapıldı. 687 milyon araç-kilometrelik trafik azalımı sayesinde kazalara ilişkin maliyetler de önemli ölçüde düşürüldü. Tünelin ülke ekonomisine katkısının ise toplam 2,6 milyar dolar olarak hesaplandığı kaydedildi.
UNESCO Dünya Miras Listesi’nde bulunan İstanbul’un tarihi yarımadasında gerçekleştirilen tasarım ve inşaat çalışmaları, UNESCO’nun önerileri doğrultusunda yürütüldü. Avrupa yakasında şehir ile deniz arasındaki yaya bandı 55 metreden 277 metreye çıkarılarak denizle kent arasındaki bağ güçlendirildi. Avrupa yakası sahil parkına 11 bin 642 yeni ağaç dikildi; 2,7 kilometre uzunluğunda bisiklet ve yaya yolları oluşturuldu. Ayrıca oyun ve egzersiz alanları yenilenerek çocuk oyun alanları %100 artırıldı ve ağaçlandırma oranı yaklaşık %400 yükseldi. Engelli standartlarına uygun yaya üstgeçitleri ve hemzemin yaya geçitleriyle İstanbul halkının yeni sahil parkına erişimi kolaylaştırıldı.