Argiros’un İstanbul konseri ve kültürel yolculuğu hakkında detaylar, müzik ve tarih dolu bu eşsiz deneyimi keşfedin.
12 Mayıs Pazartesi günü düzenlenen özel bir basın toplantısında, dünyaca ünlü Yunan müzisyen Argiros, konser deneyimini ve müzikle ilgili duygularını paylaştı. Kendisine gösterilen ilgi ve sevgiye teşekkür eden sanatçı, “Burada bulunmaktan büyük gurur duyuyorum. Konserimi dört gözle bekliyorum. Müzik, tarih boyunca bir nottur ve ben bu notu sadece tek başıma değil, sizlerin katkılarıyla birlikte düşüyorum. Bu sevgi ve katılım, müziğin gücünü bir kez daha gösteriyor” diyerek duygularını dile getirdi.
Argiros, geleneksel müzik yapısına olan ilgisinin yanı sıra, farklı kültürlerin müziklerini araştırmaktan büyük haz duyduğunu belirtti. “Aileden aldığım değerler üzerine, Yunan müzik kültürünü ve diğer ülkelerin müzik miraslarını derinlemesine inceledim. Bunlar arasında Türkiye de var. Çocukluğumdan beri Türk sanatçıların eserlerini yakından takip ediyorum. Müziğimde içten gelenleri, saygıyla ve olabildiğince özgün bir biçimde dile getirmeye çalışıyorum” ifadelerini kullandı.
İstanbul’a ilk kez gelmesiyle ilgili soruya içtenlikle yanıt veren Argiros, “Buraya ilk gelişim büyük bir mutluluk ve coşku kaynağı oldu. Şehrinizde ilk kez konser vermek benim için çok gurur verici. Eski Türk arkadaşlarım ve hayranlarım var. Nerde konser verirsem vereyim Türk dinleyicilerim yanımda olur ve bu beni çok mutlu eder. Amerika’daki konserlerimde de Türk hayranlarımın ilgisi büyüktür. Onları kendi ülkelerinde ziyaret etmek ve müziğin birleştirici gücünü burada da pekiştirmek istiyorum. Dün gece geç vakitte İstanbul’a varınca, şehri sadece gece ışıklarında görebildim, ama bu hava bana büyükannemi hatırlattı. Büyükannem Ege kıyılarından geliyor ve onun ruhunu hissetmek bana çok iyi geldi. Bütün bu deneyimleri bir şarkıya dönüştürmek ve yaratmanın verdiği hazla paylaşmak istiyorum” dedi.
Türk sanatçılarıyla ortak projeler yapma düşüncesini sorgulayanlara cevap veren Argiros, “Çocukluğumdan beri sevdiğim Türk sanatçıların başında Bülent Ersoy ve İbrahim Tatlıses gelir. Onların ezgileriyle büyüdüm. Ayrıca, günümüzde Edis’i çok beğeniyorum ve onu yakından takip ediyorum. İrem Derici, konserlerimde beni ziyaret etti ve Hande Erçel ile de arkadaşlık kurduk. Yunanistan’ın ‘O Ses’ yarışmasına katılmam nedeniyle Acun Ilıcalı ile de dostuz. Dolayısıyla, ileride olası işbirlikleri ve projeler için kapımız açık” şeklinde yanıt verdi.
Sinkron’un düzenlediği bu özel konserin sosyal sorumluluk kapsamında olduğunu vurgulayan Argiros, “Yurt dışı konserlerimde, bulunduğum ülkenin müzik kültürüne saygı göstermek adına, her zaman yerel motifleri de eserlerime yansıtmaya özen gösteriyorum. Bu konserimizde de sürprizlerimiz olacak” diyerek sözlerini tamamladı.
Argiros, 2025 ve 2026 yıllarına dair yoğun konser programlarını açıkladı. Amerika, Avrupa ve Yunanistan’da birçok önemli etkinliğin yanı sıra, 27 Ekim 2026 tarihinde Sidney Opera Binası’nda ilk kez sahne alacak. Sidney’deki bu konser, onun için büyük bir heyecan kaynağı ve yeni bir başlangıcın simgesi olacak. Bu yolculuk, onun müzik ve kültürlerarası köprüler kurma arzunun bir göstergesi olarak görülüyor.
Gençlik hayallerinden biri olan oyunculuk konusunu da dile getiren Argiros, “Çocukken ilk hayalim aktör olmaktı. Şu an detaylarını paylaşamasam da, ileride bir filmde rol almayı planlıyoruz. Film müziklerini ise ben hazırlayacağım. Oyunculukta ne kadar başarılı olacağımı zaman gösterecek, ama şimdiden heyecanlıyım” dedi.
Argiros, müzik dünyasındaki değişim ve evrimlere dair görüşlerini paylaştı. “Müzik sürekli yenileniyor ve yeni akımlar ortaya çıkıyor. Her yeni trend, bir ifade biçimi ve ihtiyaçtan doğuyor. Ben bu yenilikleri yakından takip ediyorum ve ileride yapacağım albümlerde sürprizlerle karşılaşabilirsiniz” diyerek, müzikteki gelişmelere olan ilgisini vurguladı.
Eurovision yarışmasına katılma konusuna değinen Argiros, “Birkaç kez davet aldım. Eğer bir gün katılacak olursam, bunun sadece bu yarışmanın deneyimi ve farklılıklarını görmek amacıyla olur” diyerek, bu konudaki düşüncelerini açıkladı.
İstanbul’a gelişinde Türk mutfağını denemekten büyük keyif alan Argiros, özellikle künefeyi çok sevdiğini belirtti. “Türk yemekleri gerçekten çok lezzetli ve kendimi burada evimde gibi hissediyorum” diye ekledi.
Özel Zapyon Rum Okulu’nun 150. yılı anısına düzenlenen bu anlamlı konser, Sinkron Yönetim Danışmanlığı’nın katkılarıyla gerçekleşti. Etkinlikte elde edilen gelirin tamamı, okulun eğitim ve kültür projelerine aktarılacak. Bu bağlamda, hem kültürel mirasın yaşatılması hem de gençlerin eğitimine destek sağlanacak.