Amasya’da don felaketinin ardından meyve hasadındaki sevinci ve yeniden doğuşu keşfedin. Doğanın gücü ve tarımın direnci burada buluşuyor.
Son zamanlarda yaşanan büyük don felaketinin ardından, bu yıl meyve yetiştiren çiftçiler ve vatandaşlar büyük bir zorlukla karşılaştı. Ancak Amasya’nın Göllü Bağları Mahallesi’nde bulunan 10 dönümlük geniş bahçedeki ağaçlar, doğanın sert darbelerine rağmen umut ışığı olmaya devam ediyor. Buradaki elma ağaçlarından sarkan tatlı ve olgun meyveler, mahalle sakinlerine ücretsiz olarak ikram edilerek, dayanışma ve paylaşma ruhunu yeniden gözler önüne seriyor.
Bahçe sahibi ve aynı zamanda bölgenin sevilen vatandaşlarından biri olan Ali Yılmaz, çocukları ve komşularıyla birlikte meyve toplamaya devam ederken, elma dallarını özenle çocuklara veriyor. Yılmaz, “Her yıl olduğu gibi bu yıl da meyvelerimiz olgunlaştı ama bu yıl hepimiz zor günler geçiriyoruz. Yine de halkımıza ücretsiz ikram ederek, bu güzel meyvelerden herkesin faydalanmasını sağlıyoruz” diyerek memnuniyetini dile getiriyor.
Nisan ayı sonunda yaşanan 30’dan fazla ilin etkisine neden olan ani kar yağışları ve zirai don olayları, meyve bahçelerinde büyük hasar yarattı. Ancak Göllü Bağları Mahallesi’nde yaşayan Murat Top, bu zorluğa karşı yenilikçi ve doğa dostu bir yöntem geliştirdi. Gece boyunca hortumlar aracılığıyla bahçe ağaçlarına sürekli su püskürterek, buzlanmayı önlemeyi başardı. Bu sayede, meyveler donmadan olgunlaşmaya devam etti ve şu anda toplamaya hazır hale geldi.
Murat Top, uygulamayı şöyle anlatıyor: “Don olayını önlemek için ağaçlarımı gece boyunca fıskiyelerle ıslattım. Bu sayede, meyveler buz tutmadı ve zarar görmedi. Allah’a dua ederek, bu zorluğu aşmayı başardım. Şimdi ise bol miktarda elma toplamaya başladık.”
Top’un yaklaşık 20 ton civarında elma bulunduğu bahçesinde, meyvelerin güzelliği ve bolluğu görenleri hayran bırakıyor. Mahalle sakinleri ve ziyaretçiler, elmaların tadını çıkarırken, Top ise bu ürünleri satmak yerine, çocukların ve ziyaretçilerin dalında yesin diye ücretsiz bırakıyor. Top, “İşte bu elmaların en güzel yanı, paylaştıkça çoğalması. Kilosunu 180-200 TL’den satın almak isteyenler olsa da, ben satmıyorum. Bu meyveleri, çocuklar ve halkımız için saklıyorum” diyerek içtenlikle konuşuyor.
Yaz tatili nedeniyle memleketi Amasya’ya gelen ve Kayseri’den gelen Sedef Güler, bahçede geçirilen zamanın kendileri için büyük anlam taşıdığını belirtiyor. Güler, “Bu yıl meyveye hasret kaldık. Buradaki elmalar, bizlere doğanın ne kadar cömert ve şefkatli olabileceğini gösterdi. Çocuklar, dalında taze taze yediler ve işletme yetkilileri hiç ücret talep etmedi. Bu, memleketimizin birlik ve beraberliğini gösteriyor” ifadelerini kullanıyor.
Bahçesinde kurutmalık elma üretimi yapan ve geçimini meyve kurusu satarak sağlayan Meral İnce ise, zirai donun etkisiyle büyük kayıplar yaşadıklarını anlatıyor. Ancak, yine de umut dolu ve dirençli olduklarını belirtiyor. İnce, “Şu an bahçemizde meyve kalmadı ama elmalara talip olanlar var. Satış yapamıyoruz, ama yine de bu bahçedeki elmalara sahip çıkıyoruz” diyerek dayanışmayı vurguluyor.