Altın ve piyasaları etkileyen jeopolitik gerilimler ile Fed politikalarının uyum ve sonuçlarını inceleyen kapsamlı analiz.

Ons altın, bu yıl 4.400 dolar sınırını aşmasıyla dikkat çekti. Jeopolitik belirsizlikler, ABD yönetiminin tarifeler uygulamaları ve küresel siyasi riskler, alış ağırlıklı bir seyir izlenmesini destekledi. Hükümet kapanması olasılığının gündemde olması ise bu yükselişi hızlandırdı.
Yıl başından itibaren altın, değer kazancını sürdürerek önemli bir performans gösterdi. Analistler, FED’in faiz indirimleri konusundaki yönelim sinyallerinin ekonomide güveni artırabileceğini belirtiyor; bu durum da ons altın için yeni zirveleri tetikleyebiliyor. Dün güne pozitif başlayan ons altın, 4.420,3 dolara kadar yükselerek rekor kırdı ve toplamda bu yıl boyunca 51 kez yeni zirve görebildi.
Altının yükselişinde enflasyonist baskılar ve jeopolitik riskler öne çıkarılıyor. ABD’de kasım ayı enflasyon verisinin yüzde 2’nin üzerinde gelmemesi, yatırımcı davranışlarını dengeliyor; ancak Venezuela ile ABD arasındaki enerji taşımacılığına ilişkin yaptırımlar arasındaki gerilimin altın üzerinde destekleyici etkisi sürüyor. Analistler, dolar endeksinde görülen kısmi zayıflamanın ve merkez bankalarının varlık alımlarının da altın fiyatlarını yukarı çektiğini vurguluyor.
Gümüş ise altınla paralel bir hareket sergileyerek spot piyasada ons başına 69,45 dolar seviyesine yükseldi. Yıl başından bu yana kaydedilen yaklaşık yüzde 135’lik artış, gümüşü de dikkat çekici konuma taşıdı.
Altın fiyatı, faiz, dolar ve tahvil mevzusu, yatırımcılar için temel dinamikler arasında yer almaya devam ediyor. Geleneksel olarak faiz düşüşleri durumunda altın cazip hale gelirken, şu anki dönemde tahvil getirileri ile altın arasındaki negatif korelasyon zayıflamış durumda. ABD, Japonya ve İngiltere gibi ekonomilerde borç seviyelerinin yükselmesi ve devlet tahvillerine olan güvenin azalması, yatırımcıların güvenli liman olarak altına yönelmesini kolaylaştırıyor. Üstelik ABD Başkanı Trump’ın Fed üzerinde baskı kurması, dolar güveninin zayıflamasıyla birleşince portföylerde yeniden yapılandırma eğilimini artırıyor ve altın ile gümüşe olan talebi güçlendiriyor.