Vesitaleştirilmiş bebek teslimatı skandalını Özkaya ailesinin yaşadığı şok ve hastane yanıtını mercek altına alan çarpıcı analiz ve güncel gelişmeler.
Mahsum Özkaya ile eşinin, 28 Ağustos günü kentte bulunan özel bir hastanede dünyaya gelen bebeğin olası enfeksiyon nedeniyle yoğun bakım sürecine alınması sonrası, aileye teslim edilen bebeğin kendi bebekleri olmadığı iddiası gündeme geldi. Bir hafta süren yatışın ardından ailenin teslim edilen bebeği kendi bebekleri zannetmesiyle başlayan süreç, bebeğin bilekliğindeki “Vesile D.” isimli işaretin ortaya çıkmasıyla doruğa ulaştı. Aile, teslimat sırasında sessiz sedasız verilen bebeğin kendi bebekleri olmadığını fark ederek, durumu derhal ilgili mercilere bildirdi.
Babaanne ve baba, yaşananlardan sonra güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğunu belirtirken, DNA testi talebinde bulundu. Bebek üzerinde görünen bileklik ve kimlik bilgilerinin, bebeğin kime ait olduğuna dair kuşkulu hisleri güçlendirdiğini ifade ettiler. Aile, bebeğin kendilerine ait olmadığını düşündükten sonra, hastaneye giderek bebeği teslim almasında yaşanan karışıklığı değerlendirdi ve süreci savcılık ile Sağlık Bakanlığına bildirdi.
Olayla ilgili hastane yönetimi ise yaşanan şeyi, süreçsel bir hata olarak niteledi ve yaklaşık 12.11 sıralarında doğum sonrası bebeklerin kimlik doğrulama protokollerinin tamamen uygulanmasına rağmen, tabloda yer alan bebek ile ailenin teslimi arasında bir yanlışlık gerçekleştiğini açıkladı. Yetkililer, olayın bir daha tekrarlanmaması için ek risk değerlendirmesi ve güvenlik eğitimlerinin güçlendirildiğini belirtti.
Başhekimlik açıklamasında yenidoğan servislerinde bebek teslim süreçlerinde, bebeğin doğru kimlik doğrulamasıyla aileye teslim edildiğinin altı çizildi. Ancak olay sonrası aileye ilk yönlendirme yapan görevli personelin bazı hatalar yaptığı ve bunun sonucunda benzer bir karışıklığın yaşandığı ifade edildi. Hastane, olay sonrası gerekli önlemleri aldığını ve sorumlu personelin görevinden uzaklaştırıldığını bildirdi.
Olayın ardından aile, Sağlık Bakanlığı ve savcılığa suç duyurusunda bulundu. Baba Mahsum Özkaya, sü rece boyunca DNA testi talebinde bulunduğunu belirterek, oğlunun ve eşinin güvenliğini sağlamak için gerekli tüm adımları atacağını ifade etti. Aile, süreci takip edeceklerini ve benzer hataların tekrarlanmaması için gerekli tüm denetimlerin sürdürüleceğini söyledi.