Türkiye’nin sanayi, teknoloji ve savunmada kazandığı milli başarılar; yenilikçi çözümler, güçlü altyapı ve rekabetçi avantajlar ile güvenilir bir gelecek

Bugün TBMM Genel Kurulu’nda konuşan Bakan Kacır, 2026 bütçesinin ötesinde Türkiye’nin sanayi ve teknoloji alanındaki köklü dönüşümünü anlattı. Küresel ekonomide eksen değişiminin Batı’dan Doğu’ya kaydığı bir dönemde, sanayi ve teknoloji kapasitesinin stratejik önem kazandığını vurguladı. KATMA DEĞER ÜRETEN BİR SANAYİ ALTYAPISI: Serbest ticaret yaklaşımının yerini korumacı tedbirler ve yerinde üretim kavramları alıyor; gümrük duvarları ve tedarik zincirlerindeki değişimler farklı alanlarda engelleri artırıyor. Kritik ham madde ve teknoloji ihracatının kısıtlanması da giderek yaygınlaşıyor. Türkiye olarak, bu yeni realiteye güçlü bir altyapı ve yetkin bir sanayi ile cevap verdik. 23 YILIN GETİRDİĞİ NOKTA: Sanayi üretimimizde katma değer 41 milyar dolardan 241 milyar dolara yükseldi; dünya sıralamasında 21’den 14. sıraya geldik. Avrupa’ya uzanan pazarlarda rekabet gücümüz güçlendi; askeri insansız hava araçlarında dünya lideriyiz. Otomotiv, beyaz eşya, çelik ve tekstil gibi alanlarda Avrupa’da öncü konumdayız. Yeşil dönüşüm hedefleriyle hidrojen ve karbon yakalama gibi yatırımlar hız kazanıyor.
OTOMOTİVDE İHRACAT REKORU: Bu yıl otomotiv ihracatımız 41,5 milyar dolar ile zirve yaptı. Yıllık olarak otomobil üretimini 357 binden 1,4 milyona çıkarırken, yerli elektrikli araç markamız Togg 80 binden fazla araç üretti. Şarj altyapısı da 81 şehirde 36 bin 700 noktaya ulaştı. Yüksek teknoloji odaklı yatırımlarla sektörde yenilikçilik ön planda.
SEKTÖRLERDE ARTAN İHRACAT: Kimya sektöründe ihracatımız 2,7 milyar dolardan 31 milyar dolara yükseldi; biyoteknoloji ve ilaçlarda Ar-Ge yatırımları artıyor. Ülkemizde 13 biyoteknolojik üretim tesisi kurulması hedefleniyor. Kamu alımlarını yüksek teknolojili cihazlara odaklayarak yerli üretimi güçlendireceğiz.
MİLLİ HEDEF ALGILAYICI MİHAL MECLİS KÜRSÜSÜNDE: Yerli ürünlerimizin payını artırdık; savunma sanayii ihracatı 23 yılda 8,4 milyar dolara yükseldi. Bayraktar Kızılelma ile AESA radar ve Göktürk-2/İMECE projelerinde elde edilen başarılar, yerli tasarım ve üretimin birer göstergesidir. Bu süreçte, uçak, radar ve füze sistemlerinin kritik bileşenlerinin tamamını milli imkanlarla geliştirme çabalarımız sürüyor.
GÜÇLÜ SAVUNMA SANAYİİ İNŞASI: Gökdoğan, Bozdoğan, KUZEY gibi sistemler ve KAAN adlı savaş uçağı için milli motor geliştirme programları yürütülüyor. 2 bin kilometre menzilli füze programları devam ederken, ilden ile yerlileştirme politikaları sayesinde bağımsızlık güçleniyor. GELİŞTİRİYORUZ, DESTEKLİYORUZ! Dijital dönüşüm ve yapay zekâ odaklı yatırımlar ile verimlilik artışını hedefliyoruz. TÜBİTAK’ın ARF süper bilgisayarı kapasitesini üç katına çıkarıyoruz; Türkiye yapay zekâ ekosistemini güçlendirmek için kamu-özel sektör projelerini destekliyoruz. YAPAY ZEKÂ İKİNCİ AŞAMA olarak veri altyapımızı güçlendirip, yerli dil modelleri ve büyük ölçekli yapay zekâ çözümlerinin yaygınlaştırılmasını sağlıyoruz. Uzay çalışmaları ise hız kesmeden sürüyor; TÜRKSAT 6A hizmette, 7A ve İMECE serisi uydularla uzayda varlığımızı pekiştiriyoruz. TEKNOFEST 2026’nın Şanlıurfa’da düzenlenecek olması genç beyinleri teknolojiye yönlendirecek önemli bir adım. ÇEVRE DOSTU YATIRIMLAR: Yeşil dönüşüm programlarını teşvik başlıklarına dahil ederek çevreci sanayi altyapılarını güçlendiriyoruz. Nükleer teknopark ve yeşil finansman projeleriyle sürdürülebilir büyümeyi destekliyoruz. OSB ve endüstri bölgelerinde altyapı yatırımları artıyor; depreme karşı dayanıklı sanayi alanlarıyla güvenli üretim hedefleniyor. KOBİ DESTEKLERİ: KOBİ’lerin istihdamını koruyan ve büyümelerini sağlayan programlar genişliyor. 14. yılına giren teşvik mekanizmaları, bölgesel kalkınmayı tetikleyen yatırımları teşvik ediyor. 2025-2026 planlarında 6. bölge ve depremden etkilenen illerde destekler genişletiliyor. OSB ve PLANLI SANAYİ ALANLARI: OSB sayısı ve üretimdeki fabrikalar artırılarak istihdam büyüyor. Yeni sanayi koridorlarıyla Anadolu’nun üretim kapasitesi bölgesel olarak dağıtılıyor; 8 bin 200 hektarlık yeni yatırım alanı oluşturuluyor. Deprem bölgelerinde 966 iş yeri inşa ediliyor ve 2026’da 1.800’den fazla ek yatırım yapılması hedefleniyor. İSTİHDAMDAN BAŞARIYA: Son 10 yılda güvenli yatırımlar sayesinde istihdam rakamları yukarıya taşındı. Terörsüz Türkiye ve istikrar ortamı ile üretim güçleniyor, ihracat artıyor. Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda yeni atılımlara kararlı bir şekilde devam edilecek. DOĞRU YOLLARLA MİLLİ BAKİYE: Yatırım teşvikleri, bölgesel kalkınma programları ve dijital dönüşüm programlarıyla uluslararası yatırımların ülkeye ilgisi artıyor. 2025-2026 döneminde planlanan altyapı çalışmaları ve teknolojik yatırımlar, ülkenin rekabet gücünü daha da yukarı taşıyacak.