Türkiye’nin sağlık yatırımlarını ve hekim-kadro dönüşümünü Memişoğlu’nun TBMM sunumuyla ele alan kapsamlı rehber

Türkiye, sağlık alanında köklü bir dönüşümü sürdürüyor. Sunumda, hekim sayısının 92 binden 234 bine yükseldiği, hemşire sayısının ise 113 binden 334 bine ulaştığı belirtilerek, nitelikli insan kaynağıyla sağlık sisteminin geleceğe daha güçlü adımlarla yürüdüğü vurgulandı. Yetkililer, hekimlerin iyi hal belgelerinin yurt dışına gitmeyi zorunlu kılmadığını vurgulayarak, 2025 yılında yurt dışına giden hekim sayısının sadece 412 olduğunu, ülkeye dönüş yapanların ise 249 olduğunu açıkladılar.
Sağlık altyapısında da kayda değer ilerlemeler kaydedildi. Türkiye genelinde 943 hastane ve çok sayıda sağlık kurumu bulunuyor: 8 bin 300 aile sağlığı merkezi, 1.237 laboratuvar, 973 toplum sağlığı merkezi, 137 ağız ve diş sağlığı merkezi, 327 sağlık merkezi ve 592 diyaliz merkezi ile kapsamlı bir altyapı kuruldu. Son 23 yılda mevcut hastanelerin büyük bölümü yenilenmiş veya yeniden inşa edilmiştir. Tüm sağlık tesislerinde toplam yatak sayısı bugün 270 bini aşmıştır. Acil hizmetler için 6.308 kara ambulansı ve 3.574 acil durum istasyonu faaliyet gösteriyor; yıl sonunda 857 yeni ambulansın daha envantere katılması hedefleniyor ve 2026 sonunda Gökbey helikopter ambulanslarının hizmete alınması planlanıyor.
Birinci basamak yatırımlarımız güçlü bir yapı kazanıyor – Aile sağlığı merkezleri, sağlıklı hayat merkezleri ve toplum sağlığı merkezlerinden oluşan birinci basamak yatırım programımız kapsamında toplam 1.202 sağlık tesisi bulunmaktadır. Bunların 461’inin inşaatı sürerken, 628 proje ve arsa, 113’ü ise ihale aşamasında. İkinci ve üçüncü basamakta ise toplam 435 tesisin hizmete alınması öngörülüyor; bunlardan 165’inin inşaatı devam etmekte, 234’ü proje/arsa aşamasında, 36’sı ise ihale aşamasında bulunuyor.
6 Şubat depremlerinin yaralarını birlikte sarmak için sağlık yatırımları hız kazanmıştır. Depremin etkilediği şehirlerde sağlık hizmetlerini sürdürülürken 40,8 milyar liralık yatırım gerçekleştirilmiş ve 109 tesis tamamlanmıştır. Kamu hastanelerindeki yatak sayısında deprem öncesine göre yüzde 16 artış kaydedilmiştir. Şehir hastaneleri sadece yatak kapasitesiyle değil, yüksek teknoloji ve donanımlı altyapılarıyla da öne çıkıyor; her biri sağlık kampüsü olarak tasarlanan bu tesisler, küresel ölçekte önemli sağlık yatırımları arasına girmektedir.
Randevu ve hizmet erişiminde önemli iyileştirmeler – MHRS üzerinden 79 branşın 72’sine artık aynı gün randevu mümkün durumda. Günlük muayene sayısı 2 milyon 800 bini, ameliyat sayısı 18 bini ve görüntüleme sayısı 500 bini aşıyor; evde sağlık hizmetleriyle şimdiye kadar 3 milyon 237 bin vatandaşın kapısına şifa götürüldü.
İletişim ve hizmet kalitesinin artırılması amacıyla aile hekimi sayısı ve ulaşılabilirlik de güçlendirilmiştir. Şu anda 8 bin 310 Aile Sağlığı Merkezi ve 29 bin 763 aile hekimiyle vatandaşlarımıza hizmet verilmektedir; aile hekimi başına düşen kişi sayısı 2 bin 889’a düşürülmüş ve bu durum hizmetin niteliğini yükseltmiştir.
Anne-çocuk sağlığı ve doğumda kaydedilen olumlu gelişmeler – 2002’de 100 bin canlı doğumda 64 olan anne ölüm oranı 2024’te 11,5’e gerilemiştir. Aynı yıllarda 1.000 canlı doğumda bebek ölüm hızı 31,5’tan 8,4’e düşmüştür. Normal Doğum Eylem Planı ile primer sezaryen oranı düşüş kaydetmiş; son bir yılda yüzde 12,3’lük bir azalma sağlanmıştır. Ayrıca 3 bin 400 koordinatör ebe ve 1.524 gebe okulu ile anne adayları bilinçli doğuma hazırlanmaktadır.
Toplumsal sağlık ve yaşam kalitesi – “İdeal kilonu öğren, sağlıklı yaşa” kampanyası ilk üç ayda 81 ilde 10 milyondan fazla kişinin boy-kilometre ölçümünü gerçekleştirdi ve katılımcıların yaklaşık yüzde 65’inin kilosunun fazla olduğu tespit edildi. Sağlıklı yaşam kültürünün yaygınlaştırılması amacıyla sağlıklı yaşam stratejisi belgesi hazırlanmıştır; bu belge gelecek 10 yılın yol haritasını belirleyerek kurumlar arası uyumu güçlendirecektir.
Organ nakli alanında Türkiye 150 merkezde yılda yaklaşık 5 bin nakil gerçekleştirmektedir. Organ bağışını kolaylaştırmak için e-Devlet üzerinden bağış işlemleri sağlanmakta ve şu ana dek 45 bin vatandaşımız e-Nabız üzerinden organ bağışında bulunmuştur. Dijital sağlık alanında da Türkiye, dünya örnekleri arasında öne çıkmaya devam etmektedir.
Gelecek vizyonu – Sağlık sistemi, koruyucu hizmetleri yaygınlaştırarak obezite ve bağımlılıkla mücadeleyi güçlendirecek; normal doğum teşviklerini hayata geçirecek, hasta ve çalışan haklarını iyileştirecek, sağlık iletişimini güçlendirecek ve evde sağlık ile palyatif bakım gibi entegre hizmet modellerini yaygınlaştıracak. İlaç fiyatlandırması ve geri ödeme sistemiyle, kamu hastanelerinden üniversite hastanelerine kadar geniş kapsamlı reformlar yürütülecek. Yerli üretimin desteklenmesiyle sağlık turizmi kapasitesi de Türkiye portalı ve USAŞ öncülüğünde daha ileri taşınacaktır.