Türkiye’de güncel siyasi, hukuki ve toplumsal gelişmeleri yakından takip edin. En son haberler ve analizlerle bilgi sahibi olun.
Demokratikleşme ve yasal reform süreçleri kapsamında DEM Parti’nin çeşitli sivil toplum ve siyasi partileri ziyaret etmesi beklenirken, iktidar kanadının da yeni yasal düzenleme paketlerini Meclis’e sunmaya hazırlandığı bilinmektedir. CHP’li yetkililer, bu süreçte kapıların çalınması halinde tutumlarının net olduğunu ve şu açıklamaları yaptıklarını vurgulamışlardır:
Demokratikleşme ve Barış Sürecine Yönelik Öneriler
Meclis’te kurulacak komisyonun, süreçle ilgili sadece düzenleyici değil, aynı zamanda demokratikleşmeyi sağlayacak yapıda olması gerektiği konusunda CHP’li milletvekilleri ortak görüş bildirmişlerdir. Bu bağlamda, Türkiye’nin demokratikleşme yolunda atması gereken adımlar şöyle sıralanmıştır:
Bu adımların, Türkiye’nin demokratikleşme ve barış ortamını güçlendireceği düşünülmektedir.
CHP’nin düzenlediği “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingleri kapsamında Silivri’de vatandaşlarla buluşan Özgür Özel, burada yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştır:
“Size söz veriyoruz; CHP iktidarında, Ekrem Başkan’ın önderliğinde, Silivri’yi özgürlükler ve demokrasi müzesi haline getireceğiz. Bu gece Silivri, yasa dışı uygulamalara karşı direnişin ve mücadelenin simgesi oldu. Silivri, artık daha güçlü ve kararlıdır. Bu meydanı ısıtan yüreklerinize ve direniş ruhunuza teşekkür ediyorum. Hep birlikte daha büyük başarılara imza atacağız.”
Özgür Özel, Soma maden faciasının yıl dönümünde Manisa’da katıldığı “Maden İşletmelerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumu”nda, Türkiye’de yaşanan en büyük iş kazalarının sadece sayısal veriler değil, aynı zamanda toplumda yarattığı derin yaralar olduğunu vurgulamıştır. Şöyle devam etmiştir:
“AK Parti döneminde gerçekleşen en büyük iş kazası, 301 madencimizin hayatını kaybettiği Soma faciasıdır. Ancak asıl kayıp, bu acı olayın ardından ölümlerin ve kazaların sıradanlaşmasıdır. İşçilerin yaşamı ve sağlığı, ekonomik çıkarların gölgesinde ikinci plana atılmıştır ve bu durum kabul edilemez.”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ‘Kent Uzlaşısı’ soruşturması kapsamında 23 Mart’ta verdiği ifade nedeniyle, Terörle Mücadele Şubesi’nde görevli iki Cumhuriyet savcısına yönelik sözleri nedeniyle hakkında “Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret” suçundan re’sen soruşturma başlatılmıştır. Dün Silivri’deki cezaevinde tutuklu bulunan İmamoğlu, SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) aracılığıyla görüşme gerçekleştirmiştir. Bu gelişmeler, siyasi ve hukuki arenada yeni tartışmalara yol açmıştır.