Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi: Regülasyon, Dijitalleşme ve Piyasa Derinleşmesi üzerine perspektifler, güncel gelişmeleri bir araya getiriyor.

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) tarafından bu yıl 9’uncusu düzenlenen ve iş dünyası, finans sektörü, sermaye piyasaları ve yatırımcıları bir araya getiren Kongre İstanbul’da açıldı. Konuşmacılar arasında yer alan Şimşek, Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda sermaye piyasalarının geliştirilmesi ve derinleşmesinin kritik olduğuna vurgu yaparken, bu kapsamda düzenleyici çerçevenin iyileştirilmesinin de vazgeçilmez olduğunun altını çizdi.
Faaliyetlerin teknolojik altyapı noktasında herhangi bir eksiği bulunmadığını ifade eden Şimşek, bazı alanlarda ek çaba ve düzenlemelerin gerekeceğini, ürün çeşitliliği ile yatırımcı tabanını genişletmek adına atılacak adımların ise planlandığını belirtti. Dijitalleşme ve yeni ürünler konusundaki gelişmelere ayak uydurmalarının önemine değinen Bakan, kalkınma yatırımlarının bankacılık dışı kaynaklardan da desteklenmesi gerektiğini söyledi. Bu bağlamda uzun vadeli yatırım ve üretken alanlara yönlendirme ihtiyacının bankacılık sistemiyle sınırlı kaldığını ifade etti.
Sermaye Piyasalarına Yönelik İlgi ve Gelecek Perspektifi Bakan Şimşek, kaynakların uzun vadeli ve Türk Lira’da tutulmasının hedeflendiğini belirterek, kur risinin yönetimi açısından liraya talebin artırılmasının gerekliliğini vurguladı. Ayrıca 2025’in ilk 9 ayında toplam finansmanın yaklaşık üçte birine yakın kısmının sermaye piyasalarından sağlandığını kaydederken, bankacılık payının gerilediğini hatırlattı. Bu eğilimin konjonktürel olduğuna rağmen önümüzdeki dönemde de sürdürülebilirliğinin önemli olduğuna işaret etti.
Gelecek dönemde tahvil ve kira sertifikası ihraçlarının güçlenmesi gerektiğini ifade eden Şimşek, piyasaların daha sağlam bir temele oturması için fiyat istikrarının kritik olduğunu belirtti. Ayrıca kripto para düzenlemelerinin geçmiş yılki adımıyla yeni ürünlere yönelik düzenleyici ihtiyacın devam edeceğini söyledi. Katılım finansı, yeşil ve sürdürülebilir finans ürünlerinin yaygınlaştırılmasına değinen Bakan, kurumsal yönetim ve şeffaflığı artıracak düzenlemeler ile kadınların halka açık şirketlerde yönetim kurullarında temsilinin önemini vurguladı.
Manipülasyonla Mücadelede Yeni Adımlar Manipülasyonla mücadele konusunu gündeme taşıyan Şimşek, cezaları artırma yönünde planların bulunduğunu ve bu konuda düzenleyici çerçevenin güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca finansal okuryazarlığın temel bir unsur olduğuna dikkat çekti ve bu alanda atılacak adımların kilit öneme sahip olduğunu belirtti. Platformlarda manipülasyon tehdidine karşı alınacak kararlı önlemlerin, güvenin güçlenmesi için hayati olduğunun altını çizdi.
Dezenflasyon ve Piyasalarda Derinleşme Şimşek, yatırımcı tabanının gelişmesi, borsadaki işlem yoğunluğunun artması ve piyasa derinliğinin güçlenmesi açısından dezenflasyon sürecinin olumlu etkiler yaratacağını ifade etti. 3 yıllık hareketli ortalamalar üzerinden bakıldığında piyasalarda derinliğin artış gösterdiğini söyleyen Bakan, uzun vadeli ortaklık ve pay sahipliğinin tesis edilmesinin piyasanın temel hedefi olduğuna vurgu yaptı. Yatırımcı güveninin artırılması için yabancı yatırımcının çekilmesinin önemi üzerinde duran Şimşek, yapılacak düzenlemelerle ekosistemin işleyişinin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Son olarak, borsanın oyun alanı olmadığına değinen Şimşek, halka arz süreçlerinde kural bazlı ve şeffaf bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiğini vurguladı. Kurumsal yönetişim, şeffaflık ve finansal okuryazarlık ile manipülasyonla mücadelede kararlı adımların atılması gerektiğini bir kez daha ifade etti. Önümüzdeki dönemde sektörün ve ekosistemin tüm bileşenleriyle birlikte çalışılarak hedeflerin başarılacağına dair güvenini dile getirdi.