Türkiye LNG anlaşmalarıyla enerji stratejisinde yeni döneme giriyor; güvenli gaz tedariki ve piyasa dinamiklerinde güçlenme vurgulanıyor.
Türkiye, Rusya ve İran’dan gelen doğal gaz dışındaki seçenekleri güçlendirmek amacıyla son dönemde likitleşmiş doğal gaz (LNG) alanında önemli adımlar atıyor. Son iki hafta içinde LNG için 12 global sözleşme imzalandı ve bu gelişme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından doğrulandı. Gastech 2025 ile BM Zirvesi’nde atılan bu adımlar kapsamında BOTAŞ, Oman LNG, PetroChina, BP, Shell, Eni, CHENIERE, Equinor, Hartree, JERA, SEFE, Mercuria ve Woodside ile çeşitli vadeli LNG sözleşmeleri imzaladı.
Analistler, bu anlaşmaların Türkiye’nin enerji tedarik güvenliğini güçlendirmekte kritik olacağını belirtiyor. Atık Yönetimi ve Atıktan Enerji Üreticileri Derneği (TAYED) Başkanı Ali Rıza Öner, önümüzdeki dönemde Rusya ve İran ile süresi dolacak uzun vadeli kontratların yerini LNG’nin daha esnek ve güvenilir tedarik mekanizmalarının alacağını vurguladı. Öner, 2025-2028 dönemi için Türkiye’ye yaklaşık 15 milyar metreküp eşdeğer LNG teslimatı öngörülüyor dedi.
ABD kaynaklı LNG’nin Türkiye’ye etkisi ve Atlantik ile Akdeniz rotalarının riskler içerdiğine değinen Öner, ABD’den gelen LNG için Atlantik rotasının öncelikli kullanıldığını, Katar ve Mısır için Süveyş Rotası’nın tercih edildiğini ifade etti. Ayrıca Cezayir ve Nijerya LNG tedarikler için Akdeniz rotasının takip edildiğini belirtti. Bu rotalarda oluşabilecek politik gerilimlerin Türkiye’nin arz güvenliğini etkileyebileceğine dikkat çekti.
Milano’da 10 ayrı küresel enerji oyuncusunun LNG anlaşmalarıyla Türkiye’nin kısa, orta ve uzun vadeli tedarik vizyonunu güçlendirdiğini söyleyen Öner, Türkiye’nin 2025-2028 arasındaki süreçte LNG ile 15 milyar metreküp doğal gaz eşdeğeri hacimle buluşacağını kaydetti. Ayrıca, BOTAŞ’ın ihtiyaçlarına yönelik operasyonel ve ticari öngörülebilirliği artıracak bu tedarikler için önemli faydaların sağlanacağını vurguladı.
Türkiye’nin bağımlılık haritasında değişim bekleniyor Öner, mevcut ithalat kalıplarında boru gazının %72, LNG’nin ise %28 paya sahip olduğunu hatırlatarak, LNG’de ABD, Cezayir ve Katar’ın ana tedarikçiler olduğunu belirtti. Rusya ile olan bazı kontratlar bu yılın sonunda, İran ile olan anlaşmanın ise Temmuz 2026’da biteceğini ifade eden Öner, LNG terminallerinin Saros, Dörtyol, Aliağa ve Marmara Ereğlisi gibi bölgelerde bu dönüşüm sürecinde kilit rol oynayacağını sözlerine ekledi.