Terörsüz Türkiye ve Ulusal Dayanışma İçin Net Tavır: Bahçeli’nin Açıklamaları (İmralı ve Ulusal Hedefler Üzerine)

Meclis grup toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye’nin terörle mücadelede ve ulusal bütünlük adına nasıl ilerlemesi gerektiğine dair net vizyonunu paylaştı. Terörsüz Türkiye hedefi, son yüzyılda elde edilen en büyük ve tarihi fırsatlardan biri olarak görüldü; güncel hassasiyetler içinde herkesin sorumlulukla hareket etmesi, uzlaştırıcı tavır ve saygılı üslup benimsenmesi gerektiğini vurguladı. Her şey Türkiye için ve bu çerçevede dayanışma çağrısı öne çıktı.

Geri dönüşün imkânsızlaştığı anlar karşısında, mevcut süreçte izlenecek yol haritasının yasal, hukuki ve demokratik çerçevenin önümüzdeki dönemde netleşmesi gerektiğini ifade etti. İmralı’ya gidecek heyetin teşekkülü konusunda da muhtemel bir adım atılabileceğini işaret etti. Gocunmam sözüyle, sürece dair tartışmaların uzamasına karşı duruşunu belirtti ve sürecin doğrudan muhataplarıyla temas kurulmasını gerekliliğini vurguladı.

Bahçeli, toplantıya katılan milletvekilleri ve partililere yönelik konuşmasında, İmralı’ya gitmenin uygun olup olmadığı konusunda milletin iradesini öne çıkardı ve bu konudaki tepkilerin ayaklar üzerine vurulmasını sağlayan bir yanıtla karşılık aldı: “Milletin özü buradadır, milletin öz kararı da budur.”

Alternatif vizyonlar ve müzakere tartışmaları üzerine sorduğu sorularla, terörün bitişine yönelik herhangi bir yaklaşımın devlet aklınca nasıl değerlendirileceğini sorguladı. Terörsüz Türkiye ve Terörsüz Bölge hedeflerine yönelik karşıt görüşlerin eleştirel incelemesini yapan Bahçeli, müzakere, taviz veya gizli pazarlık gibi eski kavramlara ilişkin tartışmaları reddediyor; mevcut ortamda milli tasavvur ve tekliflerin belirleyici olması gerektiğini savundu.

Duruşmaların canlı yayınlanması talebi ile yargı süreçlerinin hızla ilerletilmesi ve siyasi alanın kuşatılmadan tartışılmasına olan ihtiyaç vurgulandı. TRT ve diğer kanallardan canlı yayın talebi, Türk milletinin olan biten her şeyi görüp öğrenebilmesi amacıyla dile getirildi.

Sır perdesinin aralanması bağlamında, askeri kargo uçağının düşmesi olayının arka planının aydınlatılması gerektiği belirtildi. Uçağın düşürülmüş olup olmadığı, bunun arkasında kimin ve hangi unsurların olduğunun ortaya çıkarılması ve gerektiğinde buna uygun bir eylem planı hazırlanması konusunda kararlı bir yaklaşım sergilendi. Güven ve itibarın devlet için en kritik unsur olduğuna vurgu yapıldı.