Tarım ve Orman Bakanlığı 2026 bütçe sunumu: su yönetimi, köylü destekleri ve sürdürülebilir tarım vurgusu üzerine özetler.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, TBMM Genel Kurulu’nda 2026 bütçesine ilişkin sunumuna, kanser nedeniyle yaşamını yitiren Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay’a Allah’tan rahmet dileyerek başladı. Ardından iklim değişikliğinin dünyada yol açtığı aşırı hava olaylarının artışını ve tarım sektörü üzerindeki etkilerini dile getirdi. 1991-2023 arasındaki afetlerin tarıma verdiği zararın 3,3 trilyon dolar olduğu ve bu zararın %59’unun son on üç yılda gerçekleştiği istatistiklerle aktarıldı.
Kentleşmenin hızla ilerlemesiyle doğal kaynaklar üzerindeki baskının yükseldiğini söyleyen Yumaklı, kovid sonrası artan gümrük ve ticaret kısıtlamalarının tarım ve gıda sistemlerinin yeni normali haline geldiğini belirtti. Dünya genelinde 2,4 milyar insanın su stresi altında yaşadığını hatırlatarak, tatlı suya erişimin sadece %1’lik bir paya denk geldiğini ve Türkiye’nin de bu riskli bölgede yer aldığını vurguladı. Su politikalarını, mevcut su varlığına değil kısıtlarına göre şekillendirdiklerini ifade etti.
2025-2035 dönemini kapsayan Ulusal Su Planı’nı açıklayan Bakan, planın uygulanmasıyla su kaynaklarının korunması, verimli kullanımı ve sürdürülebilir yönetimin sağlanacağını belirtti. Sulama altyapısının modernizasyonu, üretim desenlerinde değişiklikler ve yeraltı suyu ile havzalar arası su transferleri gibi adımlar üzerinde çalıştıklarını aktardı. Kuraklığın tehlike arz ettiği gölleri korumak için hayata geçirilecek eylem planlarını ve göllerdeki projeleri 2026 yılında fiiliyata geçireceklerini söyledi. Eğirdir Gölü Eylem Planı’nı kamuoyuna açıkladıklarını hatırlatan Yumaklı, Akşehir, Eber, Bafa, Beyşehir, Burdur, İznik, Seyfe ve Sapanca gölleri için benzer planların da 2026’da uygulanacağını duyurdu.
Son 23 yılda hayata geçirilen projelere değinen Bakan, sulanabilir arazi potansiyelinin 85 milyon dekar olduğunu hatırlattı ve üç yıllık bir çalışmanın tamamlandığını belirtti. Bu çalışmalar sonucunda sulanabilir alanın 105 milyon dekar olarak güncellendiğini açıkladı. 2026’da 290 tesis ile 10 toplulaştırma projesini hizmete alacaklarını ifade eden Yumaklı, tarımsal sulamada enerjinin kritik öneme sahip olduğunu ve maliyetleri düşürmek amacıyla Şanlıurfa ve Edirne’de 150 megawatt’lık GES yatırımlarına başlayacaklarını belirtti.
ŞAPLA ALAKALI 23,8 MİLYON DOZ AŞIYI SAHAYA GÖNDERDİK kısmında, Türkiye’nin risklere açık bir coğrafyada bulunduğunu ancak tarımsal altyapısıyla gıda arz güvenliğini koruduğunu vurgulayan Yumaklı, kırsalda genç ve kadın üreticileri desteklemek amacıyla hayata geçirilen “Kırsalda Bereket Hayvancılığa Destek Projesi”nin detaylarını paylaştı. Projeye başvuran 179 bin kişinin 105 bini genç ve kadınlardan oluşuyor; proje 2028’e kadar aşamalı olarak sürecek ve küçükbaş üreticileri kapsayan bir versiyonunun da başladığını belirtti.
Hastalıkların erken tespiti için izleme ve laboratuvar altyapısını güçlendirdiklerini, yerli aşı üretim kapasitesiyle salgınlara hızlı müdahale yöntemleri geliştirdiklerini söyledi. “Şapla alakalı 23,8 milyon doz aşı sahaya gönderildi; ilk dozlar tamamlandı, ikinci dozlar da en kısa sürede bitecek.” dedi. Bu yıl deniz kıyısına bağımlı balık popülasyonunu artırmak için 83 milyon yavru balık bıraktıklarını ve önümüzdeki dönemde Su Ürünleri Kontrol ve Denetim Merkezini Yalova’da hizmete alacaklarını açıkladı. Ayrıca Adana’da Organize Su Ürünleri Tarım Bölgesi’nin, Akdeniz ülkeleri arasında en büyük merkez olacak şekilde hayata geçirileceğini duyurdu.
KIRSAL KALKINMA YATIRIM BÜTÇESİNİN EN AZ YÜZDE 20’SİNİ GENÇ VE KADIN ÜRETİCİLERİMİZE AYIRDIK başlıklı bölümde, üreticilerin yaş ortalamasının dünya genelinde 60, AB ve Türkiye’de ise 57 olduğunu hatırlatıp 2026-2028 yıllarını kapsayan üç yıllık dönemde Kırsal Kalkınma Yatırım Bütçesi’nin en az %20’sinin genç ve kadın üreticilere ayrılacağını bildirdi. Deprem bölgesinin tarımsal altyapısını iyileştirmek için 11 milyar liralık yeni bir finansman sağladıklarını belirtti ve bu kaynağın bölgede altyapı yatırımlarında kullanılacağını söyledi. Sübvansiyonlu kredileri yeniden yapılandırdıklarını ifade eden Yumaklı, 2025 Kasım itibarıyla 901 bin üreticiye 590 milyar lira düşük faizli kredi tahsisi sağlandığını ve 2026’da kredi sübvansiyonlarının %70 artışla 270 milyar liraya çıkacağını açıkladı.
TARSİM kapsamında 2006 yılından bugüne 29,5 milyon poliçe düzenlendiğini ve üreticilere 57 milyar lira devlet prim desteği ile 64,5 milyar lira hasar tazminatı ödendiğini belirtti. 2026’da Parsel Bazlı Verim Sigortası’nı Tekirdağ’da pilot olarak başlatacaklarını ve üreticilerin kendi tarlasındaki verime göre tazminat alabileceğini söyledi. Zirai don olayına ilişkin olarak ise, önümüzdeki yıl elma, kayısı, şeftali, erik ve kiraz gibi dokuz ürün için temel sigorta paketini hayata geçirip narenciyede güneş yanıklığı riskini de teminat kapsamına alacaklarını belirtti.
SU ATMA KAPASİTEMİZ 438 TONDAN 462 TONA ÇIKMIŞ OLACAK ifadesiyle su güvenliğinin kırmızı çizgi olduğunu vurgulayan Bakan, 2025 yılında 2,5 milyon ton taze meyve ve sebze ihracatı gerçekleştirildiğini, geri dönen ürünlerin mevzuata aykırı olması halinde Türkiye’ye girişine asla izin verilmediğini söyledi. 2026’da Elektronik Bitki Reçete Sistemini hayata geçirerek hangi ürüne ne miktarda bitki koruma ürünü uygulanacağını belirleyeceklerini ve izleneceklerini ifade etti. Ayrıca 14 İHA ve 776 gözetleme kulesi ile yangın tespiti ve yönetimi yaptıklarını belirterek, önümüzdeki yıl 4 uçak, 12 helikopter, 165 arazöz, 38 iş makinası ve 14 ilk müdahale aracıyla yangın söndürme filosunu güçlendireceklerini belirtti. Su atma kapasitesinin 438 tondan 462 tona çıkacağını duyurdu. 2020-2024 yılları arasında yanan alanların tamamını ağaçlandırdıklarını ve bu yıl etkilenen alanları 2026 sonuna kadar ağaçlandıracaklarını ifade etti. Üreticilere zirai don ve kuraklık kaynaklı zararlar için 49 milyar lira ödeme yapıldığını da ekledi.