Tarım makineleri sektöründe güncel görünüm, yatırım aracı olarak makine ve pazar dinamiklerini sade ve etkili bir dille özetler.

Bayramoğlu, sektördeki son gelişmelere ilişkin görüşlerini paylaştı. Tarımsal mekanizasyonun aslında bir yatırım aracı olduğuna dikkat çekti ve traktör ile ekipman satışlarının çiftçi gelirleriyle yakından bağlantılı olduğunu vurguladı. Tarımın doğa koşulları, girdi maliyeti dalgalanmaları, uluslararası emtia fiyatları, tarımsal destekler, kredi faizleri ve sübvansiyon politikaları gibi pek çok değişkenin, çiftçi gelirlerini doğrudan etkilediğini ifade etti.
Sözleşmeli üretim modellerinin ötesinde, üretim aşamasında karlılık ve satış fiyatlarının net olarak önceden hesaplanamaması nedeniyle gelirlerde sağlıklı öngörülerin yapılamadığını belirtti. Üretime başladığında ürünün hangi fiyattan satılacağı bilinmezse, tarım sektörünün temel yapısal sorunlarından birinin ortaya çıktığını ve bunun tarım makineleri sektörünü de doğrudan etkilediğini söyledi.
Çiftçilerin yaklaşık üçte ikisinin tarımsal faaliyetlerde dış finansman kullandığını ifade eden Bayramoğlu, her yüz çiftçiden yaklaşık 30’unun tarım makineleri yatırımı için kredi kullandığını, bu oranın traktör alımlarında %90 seviyelerine kadar yükseldiğini aktardı.
Makine ihracatında altıncı sıradayız Bankacılık sektörüyle ilişkili gelişmelerin traktör pazarını tetiklediğini belirten Bayramoğlu, bu yıl 11 ayda 40.387 traktör üretildiğini ve geçen yılın aynı dönemine göre %40,7’lik bir azalma kaydedildiğini söyledi. Ocak-ekim döneminde 33.119 traktör tescil edildi ve önceki yıla göre yüzde 36,1 düşüş yaşandı. Özel bankaların traktör alımlarında devreye girmesi ve firmaların banka katkı payı ödemesi, pazarın daha da düşmesini engelledi.
İhracat tarafında ise tarım makineleri sektörünün bu yılın Ocak-Eylül döneminde serbest bölgeler hariç 913 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini, başlıca pazarları İtalya, ABD, Azerbaycan, Irak, Rusya, Özbekistan, Fransa, Ukrayna, Almanya ve Bulgaristan olarak belirtti. Kilogram başına ihracatın yaklaşık 5,8 dolar seviyesinde olduğunu ve sektörün genel makine ihracatları arasında 23 sektör arasında 6’ncı sırada yer aldığını kaydetti.
Traktörde İtalya’nın rolü sürüyor Merkez Bankası’nın politika faiziyle traktör tescil sayıları arasındaki ilişkiye değinen Bayramoğlu, iyimser bir senaryoda 2026 yılında traktör pazarının 46 bin, en olası aralığın 38-39 bin olması beklentisini aktardı. Geleceğe dair öngörülerinde, iç piyasa dinamiklerini de göz önünde bulundurarak 2026’da ihracatın sektör için önemli bir güvence olduğuna dikkat çekti. Batı Avrupa ve Afrika bölgelerinin büyüme potansiyelinin yüksek olduğuna işaret eden Bayramoğlu, Irak, Rusya, Gürcistan, Bulgaristan ve İran gibi ülkelerin tarım makineleri endüstrisi için kritik önemini sürdürdüğünü söyledi. Ayrıca Azerbaycan, Özbekistan ve Kazakistan gibi Türk Cumhuriyetleri ile Avustralya, Yeni Zelanda, Portekiz, İspanya ve Fransa gibi AB pazarlarının da öne çıktığını sözlerine ekledi.
Hazırlık aşaması süren Ticaret Bakanlığı destekli UR-GE projesi kapsamında yürütülen anketler de bu ülkelerin üst sıralarda yer alacağını gösteriyor. ABD ise traktör pazarı açısından önemli bir hedef olarak kalırken, İtalya’nın başroldeki konumunu koruması bekleniyor. Ayrıca Portekiz, İspanya ve Fransa gibi AB ülkelerinin de sıralamada üst sıralarda yer alması muhtemel görünüyor.