Şimşek: Türkiye’nin Stratejik Hazırlıkları ve Küresel Dönüşümle Entegrasyon Vurgusu

Güncel küresel belirsizlikler karşısında Türkiye, ihracat odaklı büyümesini sürdürüyor ve bölgesel istikrarın ülkeye sağlayacağı faydaları vurguluyor. Şimşek, Londra’daki Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) etkinliğinde küresel ticarette artan korumacılık eğilimlerine dikkat çekti. Dünya ekonomisinin bazı büyük imalat oyuncularının rekabet gücünü kaybettiğini söyleyen konuşmacı, jeostratejik kırılmaların bu dinamikleri belirlediğini ifade etti. Türkiye’nin bu süreçte nispeten dayanıklı olduğunu, Terörsüz Türkiye vizyonu ve yakın coğrafya entegrasyonuyla avantaj elde etmeyi hedeflediğini belirtti.

İnsaas ülkelerinin büyüme dengeleri üzerinde dururken, Türkiye’nin savunma harcamalarının 2030’lara doğru önemli ölçüde yükseleceğini öngören Şimşek, yeşil dönüşümün zorunluluk olduğuna vurgu yaptı. Fosil yakıt ithalatına son 24 yılda bir trilyon dolar ödendiğini hatırlatan konuşmacı, yenilenebilir enerji adaptasyonunun hızlandığını belirtti.

Enflasyonla mücadelede hedefler net Şimşek, mevcut makro istikrar ve reform programıyla Türkiye’yi daha güçlü bir büyüme yoluna sokmayı amaçladıklarını ifade etti. Enflasyon seyrinin 2024 sonunda yüzde 31 civarında, 2025 yılında ise tek hanelere inmesinin hedeflendiğini söyledi. Borçluluğun düşük kalmasının sanayi, dijital ve yeşil dönüşümü destekleyeceğini vurguladı.

Türkiye’nin dünya milli gelirinden aldığı payın küçüklüğünden başlayıp günümüzde ikiye katlandığını hatırlatan Şimşek, İngiltere ile kapsamlı bir serbest ticaret anlaşması üzerinde çalışıldığını belirtti. Hizmetler, kamu alımları ve tarım ürünlerini kapsayacak olan bu çok boyutlu müzakerenin son aşamasında olduğunu ifade etti. AB ile ticari bağların da güçlendirileceğini ve bölgesel entegrasyonun daha da ileri götürüleceğini söyledi.

Kamu harcamalarında disiplin Deprem bölgesi için yapılan harcamaların yaklaşık 90 milyar dolar olduğunu paylaşan Şimşek, 600 bin konuttan 350 bininin tamamlandığını ve kira enflasyonunu düşürmek amacıyla 500 bin sosyal konut inşa edileceğini kaydetti. Tasarruf genelgesinin bütçe içindeki payını azaltarak, cari harcamalarda yaklaşık yüzde 30’luk bir tasarruf elde ettiklerini belirtti. Bütçe açığı ile mücadelede alınan bu önlemlerin, altyapı ve vatandaşlara daha kaliteli hizmetler için kaynak yaratacağını ifade etti.

Reformların sürdürülebilirliği ve gelecek vizyonu Şimşek, Türkiye’nin risk priminin 2023 ortasındaki 700 baz puan seviyesinden 240 baz puanın altına gerilediğini vurguladı. 2026’yı reform yılı olarak görüp kazanımların kalıcılığını yapısal dönüşümlerle desteklemenin önemine değindi. Dünya Bankası’nın yüksek gelirler grubuna yaklaşımına işaret ederek, bu gelişmenin yapısal reformlarla pekiştirilmesi gerektiğini belirtti.