Seyhan ilçesinde yaşanan korkutucu sağlık olayı ve hukuki mücadele detaylarıyla sizlerle. Güncel gelişmeler ve hukuki süreçler hakkında bilgi edinin.
Seyhan ilçesinde ikamet eden Şükrü Günsel, 29 Aralık 2024 tarihinde kızına üst solunum yolu enfeksiyonu şikayetiyle 5 Ocak Devlet Hastanesi Acil Servisine başvurdu. Nöbetçi doktor tarafından yapılan muayenede, kızında üst solunum yolu enfeksiyonu teşhisi konuldu ve uygun tedavi planı hazırlandı. Tedavi kapsamında, kızına iğneyle ilaç uygulandı. İlk iğne, acil serviste uzman sağlık personeli tarafından başarıyla gerçekleştirildi.
Ertesi gün Baba Günsel, hastaneden aldığı reçeteye göre ilacın eczanede bulunmaması nedeniyle muadil ilacı temin etti. Bu ilacı kullanmak üzere kızını mahalledeki sağlık kabinine götürdü. Ancak, burada yapılan ikinci doz iğnenin ardından kızında aniden ciddi bir rahatsızlık gelişti. Aniden fenalaşan kızının kalbi durdu ve durum kritik hale geldi. Kabindeki görevliler hemen müdahale etti ancak başarılı olamayınca kızını önce özel bir hastaneye, ardından Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesine sevk ettiler.
İlaca karşı gelişen alerjik reaksiyon nedeniyle kızının kalbi durdu. Yapılan müdahaleler sonucunda, kızının kalbi 24 dakika sonra tekrar çalıştırıldı. Uzun süreli yoğun bakım sürecinin ardından kızının hayatta kalması sağlandı, fakat ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kaldı. Altı ay boyunca yoğun bakımda kalan ve tedavi gören kızının görme ve konuşma yetisi tamamen kayboldu. Uzmanlar, yapılan incelemede kızında anafylaktik şok geliştiğinin ve bu nedenle yaşamını ciddi şekilde olumsuz etkilediğinin rapor edilmesini sağladı. Hastaneden taburcu olduktan sonra eve götürülen kız, cihazlar yardımıyla nefes alıyor ve burundan mama takviyesiyle beslenerek yaşam mücadelesini sürdürüyor.
Olayın ardından Şükrü Günsel, sağlık kabini işletmecisi G.Ç. hakkında şikayetçi oldu. Başlatılan soruşturma sonucunda, savcılık olayla ilgili olarak takipsizlik kararı verdi ve olayla ilgisi olmadığını ileri sürdü. Bu karar üzerine mağdur aile, adli yollara başvurarak hukuki mücadeleye devam etti ve avukatları aracılığıyla itirazda bulundu.
Anne ve baba, kızlarının yaşamındaki dramatik değişiklikleri anlatırken büyük bir umutsuzluk ve endişe içinde olduklarını dile getirdiler. Şükrü Günsel, kızının en başarılı olduğu anasınıfı döneminde olduğunu, öğretmenlerinin onu sürekli övdüğünü ve şimdi ise okula gidemediğini, arkadaşlarıyla oynayamadığını ve istediği kıyafetleri giyemediğini belirtti. Ayrıca, kızının yaşam kalitesinin ciddi anlamda etkilendiğini ve yetkililerden olayla ilgilenip mağduriyetlerinin giderilmesini talep ettiklerini sözlerine ekledi.