Seray Şahinler’in yeni sergisi, edebiyat ve görsel sanatların büyüleyici dünyasını keşfetmeye davet ediyor. Sanat ve edebiyatın büyüleyici buluşması burada!
Ali Kazma’nın 10 yıl aradan sonra İstanbul Modern’de gerçekleştirdiği yeni sergisi, sanatseverlere edebiyatın zengin imge dünyasından ilham alan benzersiz bir deneyim sunuyor. “Aklın Manzaraları” başlıklı sergi, yazarların bilinç akışını ve içsel dünyalarını yansıtarak, sözcüklerin ve metinlerin görsel anlatım gücünü sanatçının özgün videolarıyla yeniden yorumluyor. Bu sergide, Ali Kazma’nın Orhan Pamuk’un kişisel arşiv ve yaşam alanına odaklanan “Mürekkep Evi” (2023) ve “Sentimental” (2022) gibi eserleri ilk kez Türkiye’de izleyiciyle buluşuyor. Ayrıca, Japonya’nın Nara kentinde geleneksel mürekkep yapımını belgeleyen “Sumi” (2025) adlı video eseri de sergide ilk defa gösteriliyor. Sanatçı, daha önce Sarkis, Alev Ebüzziya, Füsun Onur gibi önde gelen sanatçıların dünyasına odaklanmış olsa da, bu kez kitapların, kelimelerin ve edebi dünyanın büyülü atmosferine adım atıyor.
Sergideki 176 fotoğraftan oluşan “Recto Verso” adlı seri, sanatçının iyi bir okur ve edebi temasının ilk örneği olarak öne çıkıyor. 2012 yılında İsviçreli bir yayınevi ile yaptığı sanatçı kitabında, kitapların yapıldığı, saklandığı ve sergilendiği alanlara odaklanan Kazma, kendi kütüphane evrenine ilk adımı atıyor. Bu çalışma, “Bir Şair Nasıl Filme Alınır?” sorusuna odaklanırken, özellikle edebiyata ve okuma alışkanlıklarına dair derin bir sorgulama içeriyor. İstanbul Modern’deki “Aklın Manzaraları” sergisine uzanan bu ilk bakış açısı, izleyicilere edebiyatın görsel anlatımını zenginleştirici bir perspektif sunuyor.
Serginin ikinci sayfasında yer alan Alberto Manguel ise, Kazma’nın gözünde edebiyat ve görsel anlatımın kesiştiği önemli bir figür. Yazarın “Geceleyin Kütüphane” kitabına konu olan efsanevi kütüphanesinden etkilenen Kazma, 2014 yılında Manguel’in evini filme almış ve ardından 2020-2024 yılları arasında kütüphanenin taşınma ve yeniden yapılandırma sürecini belgelemiş. Türkiye’de ilk kez gösterilen “Alberto Lizbon’da” adlı iki kanallı video, Manguel’in yaklaşık 40 bin kitabını barındıran ve bürokratik engeller nedeniyle önce Fransa’daki evinden depoya kaldırılan, sonra Lizbon Belediyesi’nin önerisiyle 18. yüzyıldan kalma bir villaya taşınan kütüphaneyi detaylıca anlatıyor. Ayrıca, Manguel’in kukla sanatına ilgisi ve “Alice Harikalar Diyarında” karakterlerinin kuklalarını yapma arzusu da sergide ilk kez sergileniyor. Bu süreçte Kazma’nın kamerasına yansıyanlar, edebiyatın gücünü ve kelimelerin anlamını izleyiciye farklı bir açıdan hatırlatıyor. Her saniyesi edebiyatın ve anlatımın büyüsünü yansıtan videolar, özellikle okuma alışkanlıklarını ve edebiyatın zamansızlığını vurguluyor. Küratörler Öykü Özsoy Sağnak ve Demet Yıldız Dinçer ile asistan küratör Yazın Öztürk’ün önderliğinde hazırlanan “Aklın Manzaraları” sergisi, 1 Şubat 2026 tarihine kadar ziyaretçilere açık kalacak.
Serginin önemli bir bölümünü oluşturan Orhan Pamuk ise, Kazma’nın dikkatini çekmiş ve onunla özel bir bağ kurmuştur. Kazma’nın 2021 yılında Arter’de gösterilen “Nuh’un Gemisi” adlı videosunu izleyen Pamuk, sanatçıyla iletişime geçerek benzer bir çalışma talebinde bulunur. Pamuk’un bütün romanlarını el yazısıyla yazdığı yaklaşık 25 bin sayfalık elyazması ilk kez Kazma’nın kamerasına yansır. Bu özel koleksiyon, sergi kapsamında “Kara Kitap” ve diğer eserlerin notları, çizimleri, fotoğrafları ve resimleriyle yeni bir edebi evreni ortaya koyuyor. Kazma, Pamuk’un yazı süreçlerine ve el yapımı belgelemelerine odaklanarak, onun edebi dünyasının derinliklerine iniyor ve izleyiciye Pamuk’un sanatıyla bütünleşmiş çok katmanlı anlatımını sunuyor.