Şeyda Yoldaş’ın kapalı ortamda gebeden başlayıp safran yetiştiriciliği yolculuğunu anlatan içten ve bilgilendirici bir deneyim.

2012’den bu yana çocukluk hayalini gerçekleştirmek için araştırmalar yapan Şeyda Yoldaş, iktisat lisansı, bankacılık-finans yüksek lisansı ve doktora eğitimiyle eğitim yolunu tamamladı. Mali müşavirlikten tarıma geçiş yapan Yoldaş, kendi imkanlarıyla kapalı ortam tarımıyla 50 metrekarelik bir alanda gram başına yaklaşık 700 TL’den safran üretmeye başladı.
SAFRANIN ÇOK FAZLA FAYDASI VAR Üretici olmaya karar veren Yoldaş, “Bir şey yaratıp katma değer üretmek istedim. Çiftçilik de çok değerli; insan sağlığına, sürdürülebilirliğe katkısı büyük. Bu nedenle safranı tercih ettim. Safranın birçok faydası bulunuyor: göz sağlığı, cilt sağlığı, kanser hücreleriyle mücadele ve tansiyonu düzenleme gibi etkileri biliniyor. Ancak kronik rahatsızlıkları olanlar doktorlarına danışmalı. Günde bir bardaktan fazla tüketilmemesi de önemli; çünkü safranın içeriği güçlü. Takviyelerle desteklenen kapsüllerin kullanımı da yaygın.
TARLADA SOĞAN GELİŞİMİ BİRAZ YAVAŞ OLUYOR Yoldaş, safran hasadının planını şu şekilde özetliyor: “1 Ekim civarında safranlarımızı iç mekâna aldık ve kasım ortasında hasat dönemi başladı. Hasatta çiçekler tek tek elle koparılıyor. Yeşil yapraklar, topraktakiyle karşılaştırıldığında bizim için önemli bir avantaj sağlıyor çünkü gelecek yıl için soğan temin etme ihtiyacını karşılıyor. Tarlada bu süreç daha zor; soğan gelişimi yavaş oluyor ve bu yüzden ek gelir olarak her yıl burada soğan alıp satıyoruz. Safran çiçeği, bir gecede açıyor; çiçek açtığında yapraklar tamamen açılmadan toplanması, içeriği ve safran stigmalarının kalitesi açısından kritik. Burada ise süreç daha kontrollü çünkü ışık, sıcaklık, nem ve karbondioksiti istediğimiz gibi ayarlayabiliyoruz. Doğada bu düzeyde kontrol sağlamak gerçekten mümkün olmuyor. Bu nedenle, tarladaki emeklerin yanında el işçiliğiyle elde edilen safran stigmalarının tek tek koparılması ve üç stigmanın da ayrıştırılarak elde edilmesi, değerli bir süreç olarak görülüyor.
Belirtilen süreçler, yaklaşık 30 bin adet soğanı kapsıyor ve hasatta gerekli özen gösterildiğinde içeriği yüksek kalitede elde edilerek ürünün değerini artırıyor. Bu üretim biçimi, işçilik maliyetlerini de beraberinde getirirken, kapalı ortamın sağladığı avantajlar sayesinde verimliliği sürdürülebilir kılıyor.
(DHA)