PRP ile yumurta tomponuna umut: Yaş yerine rezervle strateji geliştirerek doğurganlığı destekleyen bilimsel yaklaşımla bilgi edinin.
Günümüzde tüp bebek tedavilerinde dikkatleri üzerine çeken PRP (trombositten zengin plazma), düşük yumurtalık rezervine sahip kadınlarda umut vaat eden bir yaklaşım olarak giderek daha sık gündeme geliyor. Uzmanlar, bu hücresel tedavinin hastadan alınan sınırlı kanın özel işlemlerle trombosit açısından zengin plazmaya dönüştürülmesiyle yumurtalık dokusunun yenilenmesini desteklediğini vurguluyor.
Uygulama süreci yaklaşık 15-20 dakika sürüyor. Küçük bir kan örneği, özel işlemlerden geçirilerek trombositten zengin plazmayı elde etmeye yöneliktir; ardından elde edilen bu plazma, ultrason eşliğinde vajinal yoldan yumurtalıklara enjekte edilir. Hafif bir anestezi altında yapılan bu işlem, genellikle kısa bir süre içinde tamamlanır. Eskiden dermatoloji ve ortopedide kullanılan bu yöntemin, şimdi özellikle yumurtalık rezervi azalmış hastalarda canlandırıcı bir seçenek olarak belirtildiğini kaydediyoruz.
Yumurta olgunlaşmasının yaklaşık 80 gün sürmesi nedeniyle, PRP’nin etkisini görmek için birkaç ay beklemek gerekebiliyor. Çoğu durumda, yalnızca bir uygulama en yüksek etkiyi sağlar ve sonuçların tam olarak görünmesi 3–6 ayı bulabilir. Yine de tedavinin yaşa bağlı değil, yumurtalık rezervine göre değerlendirildiğini vurguluyoruz; genç yaşta olsa rezervi düşük olan kadınlar için bile uygun olabileceğini ifade eden uzmanlar, PRP’nin mevcut tüp bebek süreciyle birleştirilmesinin en doğru yaklaşım olduğuna dikkat çekiyorlar.
Deneysel bir tedavi olduğu bilinmelidir. Bazı hastalarda olumlu sonuçlar alınsa da bazı vakalarda belirgin fayda gözlemlenmeyebiliyor. Bu nedenle PRP’nin henüz kesin kanıtla onaylanmış bir tedavi olmadığını akılda tutmak önemli. Ayrıca, PRP özellikle yüksek doz ilaçlara rağmen tek veya birkaç yumurta elde edilebildiği durumlarda, başka denemelerde de sayının düşük kaldığı hastalar için uygun bir seçenek olarak değerlendiriliyor. İlk denemelerde yeterli sayıdaki yumurta ve embriyo elde edilebiliyor olsa bile gebelik elde edilemediğinde PRP’nin tek başına yeterli olmadığını kabul etmek gerekiyor.
Olası yan etkiler tüp bebekle aynı riskleri taşıyor. Kişinin kendi hücrelerini kullanan bir tedavi olduğundan, yabancı maddeye dayalı reaksiyonlar beklenmiyor gibi görünse de cerrahi bir işlem olduğunun altını çizmek önemli. Tedavi öncesi ve sırasında hastalar bilgilendirilip onay alır; kanama, enfeksiyon ya da organ-damar yaralanması gibi riskler mevcut olmakla birlikte deneyimli merkezlerde bu ihtimaller düşüktür ve elde edilen faydalar genelde riskleri aşıyor.