Özel’in yorumları ve kurultay tartışmaları: anlatımların gün yüzüne çıkışı hakkında kapsamlı analiz ve kritik içgörüler.

Gündemi yorumlayan Özel, Halk TV canlı yayınında yaşanan süreçleri ve CHP’nin 39. Olağan Kurultayı’ndaki gelişmeleri değerlendirirken, geçmişten gelen temasları ve mevcut siyasi diyalogları düşündürdü. Dünkü paylaşımından bu yana AK Parti’li bazı tanıdıkların kendisini aradığı veya mesaj attığı belirtilirken, Erdoğan’a ilişkin net bir iletiye yer verilmediği kaydedildi.
İletişimin sıcak ve samimi bir çerçeveyle sürdüğü belirtilen görüşmede, Devlet Bahçeli ile yapılan telefon görüşmesinde kurultayla ilgili olumlu bir hava iletildi ve karşılıklı iyi dilekler ifade edildi. Ancak bu sohbet, siyasi içerikte ayrıntılara girilmeden, nezaket çerçevesinde gerçekleştiğini gösterdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma bağlamında 19 kişinin tahliye edilmesiyle ilgili konuşmada Özel, iddianamedeki siyasi içerikli unsurlara vurgu yaptı ve söz konusu iddianameye dayanılarak hareket eden bir süreç olmadığını savundu. “İddianamede isimlerin bile yer almadığı bir süreç yaşandı; bırakılanlar adına ve Türkiye adına da utanç duyuyoruz,” ifadelerini kullanarak, sürecin nasıl aktarıldığına dair eleştirilerini dile getirdi.
TRT’den canlı yayınlanması planlanan duruşmaların Meclis’te reddedilmesine ilişkin Özel, önerge süreçleriyle ilgili olarak karşılıklı adımların atılabileceğini belirtti ve CHP’nin önergesine uygun şekilde yanıt verebileceklerini söyledi. Aynı zamanda, Kurultay konuşmasındaki ‘Stockholm sendromu’ benzetmesi üzerinden CHP içerisindeki elitizm tartışmasına değinerek, siyaset ahlakı ve reform önerileri üzerinde durdu.
Milletin elbette kimi ilgilendiren konular üzerinden nasıl bir karar vereceğini takip ettiğini ifade eden Özel, elitistlik konusunu milletin çoğunluğunun bilgi ve gözlemiyle karşılaştırdı. “Bir yandan ekonomik ve toplumsal adalet arayışındayız; diğer yandan da siyasetçiler için tek bir doğru hattın olmadığını, farklı meşru seçeneklerin bulunduğunu” vurguladı. Kurultayda dile getirilen görüşlerin ve sonuçların, siyasi çizgiden bağımsız olarak demokratik yol ve toplumsal uzlaşı yönünde ilerlediğini söyledi.
KENDİ HATTIMIZ VAR diye vurguladığı yaklaşımında, Kürt meselesine ilişkin değerlendirmelerini sürdürdü ve siyasetin faturası konusunda milletin kararını temel alacaklarını ifade etti. “Tarihsel olarak doğru tarafı savunduğumu ve milletin buna yönelik özgüvenle ödeme yapmaya hazır olduğunu” belirtti. Kendine ait bir hattın olduğunu ve bu hattın, partiyi iktidara taşımak ve Türkiye’yi demokratik bir yönde ilerletmek hedefiyle geçen bir yol olduğunu kaydetti.
Barzani’nin korunmasına yönelik görüntülerle ilgili eleştirilere karşı, devlet beye karşı kullanılan üslubun kabul edilemez olduğunu vurguladı. Gelecek seçimlerde ittifak olanaklarına açık olduğunu ifade eden Özel, “İttifaklar ilkeli ve adil olacak; herkes hak ettiği şekilde karşılık bulacak” dedi. CHP’nin kurultaydan itibaren sürdürdüğü duruşun ve demokratlar kümesinin genişleyerek devam edeceğini de sözlerine ekledi.