Ok’un Tedavi ve Yargı Süreci: Sağlık Hizmetleri ve Adli İnceleme Detayları

Vücut ağrıları ve halsizlik şikayetiyle 30 Eylül 2023 tarihinde Ankara’da özel bir hastaneye başvuran İsmail Ok ile eşi Nesrin Ok’un işlemleri acil servis sürecinde başladı. Acil serviste görevli Prof. Dr. Ali Akçay’ın art arda uyguladığı üç serum, Ok’un durumunun izlenmesini sağladı. Serumlar bittikten sonra Ok’un kalbi durdu ve solunum cihazına bağlanarak entübe edildi. Yapılan MR tetkikinde beyinde ödem saptandı ve bu durum nedeniyle Ankara Şehir Hastanesi’ne sevk kararı alındı. Uygulanan tedaviler sayesinde Ok’un sağlığı toparlandı; doktor Akçay ve sağlık çalışanlarından şikayetçi olundu.

İddianamede, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı sanık olan Doktor Ali Akçay’ın yanlış ilaç verdiğini kabul ettiği ve Ok’a ait tedavi kaydını sistemden sildiğinin tespit edildiğini belirtti. Bu durum, kamu görevlisine karşı öldürmeye teşebbüs suçundan dava açılmasına zemin hazırladı. Ayrıca Akçay hakkında 2020 yılında FETÖ üyeliğinden başlatılan bir soruşturma sonucunda, Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen yargılamada “Silahlı terör örgütüne üyelik” suçundan 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verilmişti.

Ankara 36’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Doktor Ali Akçay ile avukatlar katıldı; şikayetçi İsmail Ok ise duruşmada bulunmadı. Mahkeme başkanı, bu duruşmada tanıklar dinleneceğini bildirdi ve hastanede “order” olarak adlandırılan, hastaya uygulanacak ilaç ve işlemlerin kaydedildiği sisteme ilişkin sorumluluk taşıyan hemşire H.A.’ya söz verdi. H.A., “Doktorun imzası olmadan order silinemediğini, kaldırılamadığını” ifade etti ve “orderin nasıl silindiğini bilmiyorum, bilgi işlem personeli bunu bilebilir” dedi.

Tanık beyanlarının ardından Cumhuriyet Savcısı, esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak için mahkemeden süre talep etti. Sanık Akçay ise olayda kastının olmadığını, sistemsel bir hata olabileceğini, ilaçların sisteme yanlışlıkla girildiğini ve uyarı verilmediğini iddia etti. Ayrıca orderlerin silindiği konusunda bilgisi olmadığını söyleyerek beraatını talep etti.

Mahkeme, mütalaanın hazırlanması için süre verilmesine karar vererek adli kontrol tedbiri olan yurt dışı çıkış yasağının devamına hükmetti. Duruşma tarihi ise 29 Ocak 2026 olarak belirlendi.