Lağım Faresinin Evde Isırması: Aile ve Belediye Talepleriyle İlgili Ayrıntılı Bilgilendirme

Olay, Sincan’a bağlı Fevzi Çakmak Mahallesi’nde meydana geldi. Evinde uyurken bir çocuğu lağım faresi ısırdı. Annesinin fark etmesiyle hızla hastaneye götürülen çocuk, kuduz aşısı ve antibiyotik tedavisine başladı. Ailenin durumu belediye ekiplerine iletilmesine rağmen henüz ilgili işlemlerin yapılmadığı öğrenildi. Farenin evin banyosuna kaçtığı ve daha sonra kaybolduğu belirtildi.

Anne Hasret Ermiş ise lağım faresinin çocuğunda ciddi yaralara yol açtığını ifade ediyor: “Pazar sabahı ezanına yaklaşık 10-15 dakika kala oğlumun ağlama sesiyle uyandık. Odaya gittiğimizde yüzünde kanlar akıyordu. Durduramadığımız bir kan vardı. Eşim oğlumu sakinleştirmek için yanına giderken ben de çarşafları değiştirmek için tekrar odaya gittiğimde farenin yatağın altından çıkarak peteğin altına kaçtığını gördüm. Yine bağırarak odadan çıkıp kapıları kapattım. Oğlum epilepsi hastası olduğundan herhangi bir ısırıkla bir sorun yaşanır mı diye Bilkent Şehir Hastanesi’ne götürdük. Kapıları kontrol etmeyi sürdürdük; bir odadaysa diğer odalara geçmesin diye tedbir aldık. Banyonun içinde olduğunu gördük ve oranın kapısını kapattık. Banyodaki gider açıktı; ayrıca balkonun gideri de açıktı. Farenin bu iki noktadan geldiğini düşünüyoruz. 3-4 saat sonra eve geldiğimizde banyoda yoktu, kaçmıştı. Oğlumun yanağı ve göz kapağı ısırılmıştı; tırmalamaya da yol açmıştı. Hastaneye götürüldüğümüzde yaralar açık olduğundan enfeksiyon riskine karşı yüzüne özel bir ilaç enjekte edildi ve kuduz aşısı başlandı. Şu anda 4 doz daha kuduz aşısı yapılacak. Yaraları için antibiyotik tedavisi de uygulanıyor. Evde kendi kendimize de çocuklar için tedbirler aldık.”

“BUGÜN ÜÇÜNCÜ GÜN VE İLAÇLAMA YAPILMADI” başlığıyla aktarılabilecek bölümde ise Ermiş, ilaçlamayla ilgili süreci şu sözlerle özetliyor: “Belediye yetkileriyle görüştüm; hastaneden döndükten sonra talebimizi ilettik ve ‘talebiniz oluşturuldu’ mesajı aldık. Ancak bugün üçüncü gün ve herhangi bir ilaçlama yapılmadı. Biz bu durumu sadece bizim değil, toplum için de önemli görüyoruz; hastalık taşıyan bir hayvanın pislik ortamında yaşaması durumunda gerekli tedbirlerin ivedilikle uygulanmasını istiyoruz.”