DOLAR
41,6812
EURO
48,8806
ALTIN
5.166,31
BIST
11.082,63
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
25°C
İstanbul
25°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Hafif Yağmurlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C
Salı Yağmurlu
18°C

Küresel Sumud Filosu’na Yönelik Uluslararası Tepkiler ve Türkiye’nin Soruşturmaları

Küresel Sumud Filosu’na yönelik tepkiler ve Türkiye’nin soruşturmalarıyle uluslararası toplumun gündemi ve güvenlik konuları özetleniyor.

Küresel Sumud Filosu’na Yönelik Uluslararası Tepkiler ve Türkiye’nin Soruşturmaları
03.10.2025 08:51
A+
A-

Gazze’ye yönelik yardım gemi konvoyu, İsrail donanması tarafından uluslararası sularda durduruldu. İspanya’dan yola çıkan küresel Sumud Filosu, yaklaşık bir ay süren yolculuğun ardından Gazze sınırına yaklaşırken helmdeki konumunu korudu ve görgü tanıklarının aktardığına göre çok sayıda sivil aktivist ve sağlık profesyoneli, farklı ülkelerden gelen kişilerle birlikte alıkonuldu. Saldırı sırasında sivillerin karşılaştığı müdahale, pek çok ülkede sert tepkilere yol açtı; birçok kentte düzenlenen gösteriler ve resmi kınamalar, olayın uluslararası hukuka aykırı olduğuna işaret etti. İsrail’in açıklamaları ise gemilerin çatışma bölgelerine girmekten kaçındığını ve yolcuların güvenli şekilde ülkelerine yönlendirileceğini savundu. Güvenli liman için yapılan uyarılar ile birlikte filonun durdurulması, kısa sürede “son bir gemi” meselesine dönüşmüş durumda.

Filonun yola çıkışından bu yana 47 ülkeden 443’ten fazla aktivistin hukuka aykırı şekilde alıkonulduğu belirtiliyor. Aktivistlerden bazıları tazyikli su ve lağım suyu ile karşılaştıklarını, iletişimlerinin kesildiğini ifade etti. Kameralara yansıyan görüntülerde, İsrail askerlerinin uyarılar yaparak teslim olmalarını istediği görüldü; ancak çoğu aktivist pasif direnişi sürdürdü.

Bir baba olarak konuşan Tevhit Yıldız’ın hikayesi, filodaki protestoların karakterini özetliyor: telefonlarını denize atacaklarını söyleyen ve irtibatı kendi ellerine alan bir grup. Bu sırada Türkiye vatandaşlarının akıbeti merakla izlenirken, alıkonulanlar Aşdod Limanı’na götürülerek belirli süreçlerle karşılaşacaklar. Türk vatandaşlarının durumu, Dışişleri Bakanlığı tarafından yakından izleniyor ve serbest bırakılmaları için girişimler hızla sürdürülüyor.

Öncelikle Aşdod’a sevk edilen aktivistlerin, liman operasyonları nedeniyle Yom Kippur ve Şabat sonrası takvimine göre hareket edileceği belirtiliyor. Bu süreçte konsolosluk ziyaretleri yalnızca bu tesis üzerinden gerçekleştirilecek ve aktivistlerin güvenliği için gerekli tedbirler alınacak. Hukuki çerçevede, İstanbul ve Ankara başsavcılıkları, Sumud Filosu’ndaki Türk vatandaşlarının akıbetini ve haklarını korumak amacıyla bağımsız soruşturmalar başlattı. Soruşturma, uluslararası hukuka göre hakların korunması ve suç isnadının kapsamlı bir şekilde incelenmesi amacıyla yürütülüyor.

Marinette adlı gemi ve 3 Türk aktivistin durumu ile ilgili bilgiler, Gazze’ye doğru yoluna devam eden gemilerden birinin, güvenli mesafede seyrettiğini ve yoluna devam ettiğini gösteriyor. Gemiye ilişkin güncel açıklamalar, bölgenin riskli olduğunu belirtirken, ekiplerin morallerinin yüksek olduğu ve hedefe doğru ilerlemeye kararlı oldukları ifade ediliyor.

Türkiye’deki resmi merciler, Baskın ve gözaltılar nedeniyle başlatılan iki ayrı soruşturmayı koordine ediyor. BM Deniz Hukuku Sözleşmesi ve Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddeleri uyarınca yürütülen incelemeler, kişilerin özgürlüğünden yoksun bırakılması, araç kaçırma ve mala zarar verme gibi iddiaları kapsıyor. Uluslararası suç kapsamındaki bu soruşturmaların, yabancı bir ülkede işlenen eylemlere Türk mevzuatının uygulanması ilkesiyle bağlantılı olduğu vurgulanıyor.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.