Erdoğan’ın kriz ve diplomasi sahnesindeki bölgesel adımlarıyla BM’de Filistin meselesine yaklaşımı ve uluslararası dengeler üzerinden etkili stratejiler.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eylül ayı içinde iki kritik zirve için hazırlıklarını sürdürüyor. Katar’ın başkenti Doha’da toplanacak olan toplantı, İsrail’in bölgede sürdürdüğü saldırılar karşısında bölgesel güvenlik ve barış için Türkiye’nin desteğiyle şekillenecek olan bir zirve olarak öne çıkıyor. Dönem Başkanı Türkiye’nin ortak çabalarıyla düzenlenen bu toplantıda, Gazze ve çevre ülkelerine yönelik askeri operasyonlar ile ilhak politikalarının durdurulması gerekliliği vurgulanacak. Ayrıca bu zirve, bölge ülkelerinin güvenliğini tehdit eden tüm hareketlerin karşısında birleşik bir duruş sergilemenin önemine işaret ediyor.
Filistin meselesine gelince, Erdoğan New York’taki BM Genel Kurulu dönüşünde ABD’nin vize takası kararını eleştirerek, Filistin’in sesi dünyaya güçlü bir mesaj olarak yankılanacak. Genel Kurul oturumlarında Filistin lehine gelişmelerin hız kazanması bekleniyor; Fransa, İngiltere, Kanada ve Avustralya’nın bağımsız olarak Filistin’i tanıma yönündeki adımları, Filistin’in uluslararası konumunu güçlendirecek nitelikte görülüyor. Bu süreçte iki devletli çözüm çerçevesinde benimsenen New York Deklarasyonu’nun 142 ülkenin oyuyla kabul edilmesi, önümüzdeki alanda kararlı bir yaklaşımın göstergesi olarak değerlendiriliyor. Ayrıca 22 Eylül’de iki devletli çözüm konferansının düzenleneceği duyurusu da gündemdeki planlar arasında yer alıyor.
Erdoğan’ın BM’deki mesajları Cumhurbaşkanı, BM Genel Kurulu’nda Filistin konusunu merkezine alacak şekilde konuşmasını şekillendirecek. İnsanlığın ortak sınavı olarak görülen bu meseleye odaklanan Erdoğan, Filistinli mazlumların sesini küresel adalet için ortak bir platforma taşımanın sorumluluğunu vurgulayacak. Gazze’deki drama dair görsellerin kürsüden paylaşılmasıyla, soykırım suçlamalarının ve işgal politikalarının dünyaya aktarılması hedefleniyor.
İsrail’e karşı güç dengesi İİT-Arap Ligi Dışişleri Bakanları, Doha’da olağanüstü liderler zirvesine hazırlık kapsamında bir araya geliyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail’in saldırganlığının sadece Filistinle sınırlı kalmayacağını, bölge genelinde bir tehdit oluşturduğunu belirterek, İsrail’e karşı ortak ve güçlü bir tepkinin gerekliliğini vurgulayacak. Türkiye’nin, bölge ülkeleriyle dayanışma içinde hareket ederek bu baskıyı artırmayı hedefleyen mesajı net olacak.
Bu arada, Erdoğan’a TOGG’un yeni modeli T10F için sürpriz bir hediye verildi. Yetkililer, modelin yerli üretimin simgesi olarak görülen bu araçla tanıtımın gurur verici olduğunu ifade etti. Erdoğan ise araca ilişkin deneyimlerini paylaşırken, yerli milli üretimin katkısına dikkat çekti ve yeni modellerin kısa süre içinde pazara sunulacağını belirtti.
3K girdabı ve muhalefete karşı sert duruş Teşkilat Akademisi kapanış programında konuşan Erdoğan, muhalefetin kavga, kaos ve kriz üçgeninde sıkışıp kaldığını savundu. Kendilerini siyasi rekabetin dışına itmeleri gerektiğini söyleyen Erdoğan, ülkenin hukuk devleti niteliğini koruyarak ilerleyeceğini vurguladı. Manavgat’taki skandallar ve hesaplamalar üzerinden muhalefete yönelik eleştirilerini sürdürdü ve CHP içindeki çatışmalara değindi. Siyasi nezaketin korunmasının öncelikli olduğuna dikkat çekerek, karşıt görüşlere rağmen kurumlar ve vatandaşlar üzerinde baskı kurulmasına karşı olduklarını ifade etti.
İlgi gören protokol anları Erdoğan’a, Beykoz Belediye Başkanvekili Özlem Vural Gürzel de dahil olmak üzere AK Parti’ye katılan bazı isimlere rozet takıldı. Ayrıca Kudüs Rum Ortodoks Patrikliği heyetiyle yapılan görüşmede Cumhurbaşkanı, karşılıklı hediyelerleşme vesilesiyle başsağlığı ve dostluk mesajlarını paylaştı.