Güneş ışığının az olmasıyla biyolojik denge etkilenir ve bu durum ruh halini doğrudan etkileyebilir. Prof. Dr. Hasan Belli, gündüz saatlerinde …

Güneş ışığının az olmasıyla biyolojik denge etkilenir ve bu durum ruh halini doğrudan etkileyebilir. Prof. Dr. Hasan Belli, gündüz saatlerinde mümkün olduğunca dışarıda zaman geçirmenin, ev ve iş yerlerinin aydınlık tutulmasının ve düzenli egzersizin önemine dikkat çekiyor. Dengeli beslenme de bu süreçte kilit rol oynar; özellikle karbonhidrat kalitesine dikkat etmek ve omega-3 açısından zengin besinleri tercih etmek faydalıdır. Ayrıca sosyal bağların güçlendirilmesi, günlük yaşam aktivitelerinin sürekliliğini destekler. Uyku düzeninin sabit tutulması ve her gün aynı saatlerde uyandırılmanın da hayati önemi vurgulanır.
Mevsimsel depresyon, klinik olarak mevsimsel döngülerle ilişkili depresyon olarak adlandırılabilir; belirtiler genellikle sonbahar ve kış aylarında ortaya çıkar ve baharlara doğru hafifler ya da tamamen geçer. Bu geçiş, güneş ışığı ile yakından bağlantılıdır; durum sadece mutsuzluk hissiyle sınırlı değildir, günlük işlevselliği bozacak düzeyde bir tabloya dönüşebilir.
Mevsimsel depresyonun kış tipi en sık görülen alt türdür. Halk arasında ‘kış depresyonu’ ya da ‘kış hüznü’ olarak bilinen bu tablo, nadiren de olsa yaz tipi şeklinde de kendini gösterebilir. Yaz tipi genellikle ilkbahar ve yaz aylarında başlar ve uykusuzluk, iştahsızlık, huzursuzluk ve kaygı baskın belirtiler arasındadır. Kış tipi ise aşırı uyku, karbonhidrat ihtiyacında artış ve kilo artışıyla karakterizedir. Mevsimsel depresyon, kapsayıcı bir terim olarak değerlendirilmeli; kış depresyonu ise bunun sık görülen bir alt türüdür.
Kış hüznü normal ve geçici olarak kabul edilebilir; ancak günlük işlevselliğin bozulmasına yol açıyorsa veya haftalar süren derin çökkünlük hâline dönüşüyorsa uzman yardımı gerekli olabilir. Güneş eksikliği serotonin üretimini düşürüp melatonin seviyesini arttırır; bu da enerji kaybı, uyku düzensizliği ve çökkün duygulanıma yol açabilir. Soğuk hava nedeniyle sosyal ve fiziksel aktivitenin azalması da bu süreçte psikobiyolojik etkilere katkıda bulunur. Mevsimsel depresyon, güneş ışığının yıl içinde düşük olduğu bölgelerde daha sık gözlemlenir.
Belirtiler klasik depresyonla örtüşse de bazıları mevsime özgüdür: çökkünlük hâli, umutsuzluk hissi, ilgisizlik ve enerji düşüklüğü gibi bulgular sık görülenlerdir. Ayrıca yoğun karbonhidratlı gıdalara yönelim veya zihinsel odaklanma güçlüğü de eşlik edebilir. Bu tablo, 4-5 ay sürebilir; mevsimsel döngüler ve coğrafi konum bu süreyi etkileyebilir. Tedaviye başlanmazsa kronikleşme riski vardır ve hayat kalitesi ciddi biçimde etkilenebilir.
İhmale edilmemesi gereken bir durum olarak görülen mevsimsel depresyon, erken farkındalık ve müdahaleyle dengelenebilir. Belirtiler günlük hayatta belirginleşiyorsa, iş-örgün akışı zorlaşıyorsa veya intihar düşüncesi mevcutsa acil uzman yardımı alınmalıdır. Klinik tabloya göre tedavi planı oluşturulur; tedavide fototerapi, psikoterapi ve gerekirse ilaç tedavisiyle destek sağlanır. Ayrıca D vitamini takviyesi, doktor kararıyla gerekebilir.