Kira planlamasında dönüşüm: Devletin kiracılık ve sosyal konut hamlesiyle konut erişimi, güvence ve sürdürülebilirlik üzerine güncel analiz.
Bu açıklamada, kira ve konut maliyetlerindeki yükselişe karşı devletin yeni bir yönlendirme benimseyeceğini duyuruyoruz. Şehit yakını ve gaziler, emekliler, üç çocuklu aileler ve engelliler için özel kontenjanlar ayrılacak; ayrıca Türkiye’de ilk kez TOKİ aracılığıyla kiralık konut uygulaması hayata geçirilecek. Bu kararlar, mali istikrarı güçlendirmek ve konut piyasasındaki dalgalanmalara karşı sosyal korunmayı artırmak amacıyla alınmıştır.
AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığı’nın çalışmalarına uygun olarak sahadaki temsilciler, bölgesel ve sektörel görüşleri düzenli olarak merkezle paylaşıyor; bu sayede politika yapımı, reel sektörün nabzını hissetmeye dayanıyor. Toplantılar ve istişareler, bütün vatandaşların ihtiyaçlarını dikkate almayı ve kararlarda bu yönü gözetmeyi hedefliyor.
Gündemin odak noktalarından biri, küresel ekonomide etkisini sürdürmekte olan enflasyon ve tedarik zinciri sorunlarıdır. Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş ve Çin-Amerika arasındaki ticari gerilimler, dünya ekonomisini baskı altında tutuyor. Böyle bir ortamda Türkiye, ülkesini çatışmalardan uzak tutma ve deprem yaralarını sarmalama hedeflerini ön planda tutarak istikrarlı büyümeyi sürdürmeyi amaçlıyor.
Gazze meselesinde uluslararası dayanışmanın güçlendirilmesi ve bölgede kalıcı barış için atılan adımlar, Türkiye’nin bölgesel rolünü güçlendirmektedir. Bu süreçte, 1967 sınırları temelinde bağımsız bir Filistin devletinin kurulması yönündeki vizyonun desteklendiği belirtiliyor.
İlk kez TOKİ aracılığıyla kiralık konut uygulaması başlatılarak, ülke genelinde 500 bin sosyal konut inşa edilmesi hedefleniyor. Şehit yakını ve gaziler, emekliler, üç çocuklu aileler ve engelliler için özel kontenjanlar ayrılıyor. Proje kapsamında kiralamalar, vatandaşın uygun şartlarda konuta erişimini sağlayacak ve enflasyonla mücadelede de destekleyici bir rol üstlenecek. Ekim ayında projenin ayrıntılarının paylaşılacağı belirtiliyor.
Milli gelir ve büyümeye ilişkin göstergeler olumlu yönde izleniyor: 2025’in ilk yarısında büyüme yaklaşık %3,6 seviyesinde gerçekleşti ve milli gelir yıllıklandırılmış bazda 1,5 trilyon dolara yaklaştı. Tarım hariç tüm ana sektörlerde katma değer artışı kaydedildi; imalat sanayisi ise son dönemin en yüksek performansını gösterdi. İşsizlik ise tek hanelerde kalmaya devam ediyor. Ancak mevcut koşullarda da reel talepleri karşılamaya yönelik politikalar sürdürülüyor.
Politik duruş ve dış politika açısından bakıldığında, iç politikada istikrarı korumanın yanı sıra, dış politika alanında da ülkenin itibarını yüceltmeye odaklanılıyor. Ana muhalefetle ilgili eleştirilerde, milletin iradesine zarar verebilecek söylemlerden kaçınılmasının önemi vurgulanıyor. İç ve dış politikadaki farklı dinamikler arasında bir denge kurulmaya çalışılıyor.