Kayıp Demir ve Gemi Olayı: Ali Yol’un tutukluluğu ve ailesinin çaresiz bekleyişiyle ilgili son gelişmeler, güven ve adalet arayışı üzerinde duruyor.

Denizlerdeki hidrolik ve demir işlerine ilişkin iddialar arasında, Ali Yol adlı dördüncü kaptanın sorumluluk üstlendiği geminin Kızıldeniz geçişi sırasında demiri düşürmesi ve sonrasında zarar iddialarının gündeme gelmesi konuşuluyor. Mürettebatın fark etmesi üzerine geri dönülmüş ve düşen demir, Abu Dabi yakınlarında bulunan denizaltı internet kablolarına temas ettiği öne sürülmüştür. Bu gelişmelerin ardından kaptanla birlikte Ali Yol da gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır. Olayın başlangıcından bu yana hızlı bir ilerleme kaydedilemediği ifade edilmektedir.
«Artık sesimizin duyulmasını istiyoruz» diyen Ali Yol’un kardeşi Selim Yol, kardeşinin serbest bırakılması için ilgili kurumlara başvuruda bulunduklarını ancak olumlu bir sonuç alamadıklarını belirtti. Ağabeyinin yalnızca bir ay içinde bir kez telefonla iletişim kurabildiğini, bunun da içerideki bir kişinin yardımıyla mümkün olduğunu söyleyen Selim Yol, astım hastası olan kardeşinin bu süre zarfında kilo kaybı, mide bulantısı ve uyku sorunları yaşadığını aktardı. Kıyafetlerin dahi değiştirilmediği, duş alma imkanı sunulmadığı ve soğuk bir ortamda tutulduğunu ifade eden kardeşi, durumun kötüleştiğini vurguladı. Soruşturmanın tamamlanmasını beklerken serbest bırakılma ya da Türkiye’ye dönme talebinin karşılanmadığını belirten ailesi, “Bugün-yarın serbest bırakılacak” gibi sözlerle sürekli oyalandıklarını söylüyor.
‘ Maddi olarak da tükenmiş durumdayız’ dediği açıklamada, Yol ailesinin annesi Yıldız Yol ise çocuğunun iki aydır hastalığıyla mücadele ettiğini ve dayanma gücünü yitirdiğini dile getiriyor. Çocuğunun bakıma muhtaç olduğunun altını çizen anne, ailelerin desteklerine şükranlarını sunarken, kendi imkanlarıyla bir ilerleme göremediklerini ifade etti. Çocuklarının oradan çıkarılması için yetkili kurumların bir an önce adım atmasını isteyen aile, maddi sıkıntılar içinde olduklarını ve tek isteklerinin oğullarını güvenli şekilde geri getirmek olduğunu belirtti. Bu süreçte ailenin başvuruları ve talepleri sürüyor; umut, adaletin yerini bulması ve kişinin güvenli bir ortamda geri dönmesi yönünde yatıyor.