Karadeniz’den gelen İHA’lar ve Türkiye’nin hava sahası güç gösterisiyle savunma teknolojileri ve güvenlik anlamında etkileyici bir sahne.

Karadeniz üzerinde gerilim sürüyor; serseri olarak değerlendirilen bir hava aracı, Türkiye’nin hava sahasına girdikten sonra Eskişehir’deki Hava Harekat Merkezi’nin alarm vermesiyle karşı koyuldu. Hava sahasına Kastamonu kıyılarından yaklaşan bu İHA, Ankara hattına yakın bir bölgede F-16 tarafından füzeyle etkisiz hale getirildi.
Türkiye’nin hava sahasının yönetimi Eskişehir’de bulunan Muharip Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı Hava Harekat Merkezi üzerinden gerçekleştiriliyor. Bu merkez, 30’u aşkın radar ve diğer sensörden gelen verileri tek ekrandan izliyor; Karadeniz’deki hava sahası, kıyıdan yaklaşık 6 mil açık bir girişle kontrol ediliyor.
Alçak irtifada uçuş sırasında Karadeniz üzerinde Türk hava sahasına yaklaşan ve kısa mesafeli iniş/çıkış yapan bir hava izi, şüphe uyandırdı. Radar bilgileri NATO ile paylaşıldı ve iz üzerinde meteorolojik balon olabileceği ihtimali üzerinde duruldu. Üzerindeki pervanenin varlığı, Merzifon 5. Ana Jet Üssü’nden kalkan uçaklarca teyit edildi; Çankırı – Ankara – Kırıkkale hattında bir rota izlediği saptandı. Doğru bir çizgide hareket ettiği için uydu bağlantılı bir araç olduğu değerlendirildi ve ardından harekât merkezi alarm duruma geçti.
Angajman kuralları zamanında uygulandı
Atlas Üniversitesi’nden Emekli Albay Prof. Dr. Eylem Şimşek, durumu şu şekilde yorumladı: “Angajman kurallarının doğru ve zamanında uygulanması, ülkenin savaşma hazır olduğunun ve hava kuvvetlerimizin diri bir durumda bulunduğunun göstergesidir. Milli Savunma Bakanlığı’nın açıklamasında ihtiyatlı bir dil mevcut; kimseyi suçlamadan, ‘Bir hava aracı ülkeye girdi ve ben de müdahale ettim’ ifadesiyle durumu özetliyorlar. Kontrol kaybı ifadesinin kullanılması da, olayın uluslararası ve askeri açıdan dikkatle ele alındığını gösteriyor.”