İstanbul’da Taşınmaz Tahliyesi için usule ilişkin karar ve kira sözleşmesi yönergeleri hakkında kapsamlı rehber.
İstanbul Bakırköy’de bir ev, 03.02.2020 tarihinde aylık 1.650 TL bedelle kiraya verildi. Zaman içinde ev sahibi, kira sözleşmesinin yenilenmeyeceğini belirtip tahliye talebinde bulundu. Kiracıya iki ayrı ihtarname gönderildi fakat evdeki oturum sürmeye devam etti.
Avukat Aylin Esra Eren, Milliyet.com.tr’ye yaptığı açıklamada süreci şu sözlerle anlattı: “İlk ihtarname 07.07.2023 tarihinde noter kanalıyla bildirildi; kiracı bu ihtara yanıt vermedi. Ardından 21.07.2023’te ikinci bir ihtarname daha gönderildi. Evdeki kira şu anda 2.250 TL seviyesindeydi.”
Ev sahibi tahliye davası açtı; sözleşme süresinin dolmasına rağmen kiracının taşınmazı boşaltmaması nedeniyle 17.08.2023 tarihinde bir tahliye davası açıldı. Kiracı, mahkemede daireyi tahliye etmenin söz konusu olmadığını ve kira bedellerini düzenli ödediğini savundu.
Mahkeme davanın reddine karar verdi; İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi, konut ve çatılı işyerlerinde sözleşme süresinin bitimiyle tahliye davası açılamayacağını belirtti. Dava sürecinde iddia edilen tahliye gerekçelerinin hiçbiri somut olarak sunulmadı ve 04.06.2025 tarihinde davanın reddine karar verildi.
Tahliye davaları için geçerli gerekçeler nelerdir? Kira sözleşmesinin 10 yıllık uzama süresi dolduğunda tahliye davası açılabilir; ayrıca ihtiyaç, inşa veya önemli onarım, yeni malikin kendisi için kullanım ihtiyacı gibi durumlar da tahliye gerekçesi sayılabilir. Yazılı tahliye taahhüdüne dayanarak dava açma imkanı da bulunmaktadır. Ayrıca iki haklı ihtarın ardından tahliye talebi gündeme gelebilir.
Usule ilişkin vurgu Ev sahipleri, sözleşmeyi yenilmeyeceğini ileri sürerek dava açabilir; ancak “kiracı kesinlikle sözleşmenin yenilenmeyeceğini” iddia etmek yasaya aykırı bulunduğu için bu tür bir beyanla açılan davanın reddi mümkündür.