DOLAR
41,6812
EURO
48,8806
ALTIN
5.166,31
BIST
11.082,63
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
25°C
İstanbul
25°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Hafif Yağmurlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C
Salı Yağmurlu
18°C

İsmail Gaspıralı’nın Mirası: Türk Dünyasında Dilde, Fikirde ve İşte Birlik

İsmail Gaspıralı’nın mirasını Türk dünyasında dilde, fikirde ve işte birlikte keşfedin; gönüllü birlik, eğitim ve medya vizyonuyla güçlenen bir miras.

İsmail Gaspıralı’nın Mirası: Türk Dünyasında Dilde, Fikirde ve İşte Birlik
24.09.2025 19:08
A+
A-

İsmail Bey Gaspıralı, Ankara ATO Congre­sium’da düzenlenen anma ve belgesel gösterimiyle hafızalara kazındı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, törende yaptığı konuşmada Gaspıralı’nın yalnızca bir yayıncı olmadığını, aynı zamanda eğitim, siyaset ve düşünce alanlarında öncü bir figür olduğunu vurguladı. Gaspıralı’nın nihai amacı olan “Dilde, Fikirde, İşte Birlik” şiarını hayata geçirmenin başarılı bir örneği olarak anılması gerektiğini belirtti.

Ersoy, Gaspıralı’nın tek başına bir devletin üstesinden gelebilecek işleri başarmış bir şahsiyet olduğunu ifade ederken, dönemin baskı ve zulmüne karşı onun fikirlerini eyleme dönüştürme başarısını da öne çıkardı.

GENÇLİK YILLARINDAN MÜCADELEYE

Görüşün genç yaşlardan itibaren nasıl şekillendiğini anlatan Ersoy, Moskova ve Varonej’deki ortamın onun kimliğini hedef haline getirdiğini belirtti. Onlu yaşlarının ortalarında bile ötekileştirme karşısında durduğunu, Osmanlı ordusuna katılmak için İstanbul’a gitme çabasında karşılaştığı engellerin hayatında dönüm noktası olduğunu hatırlattı. Bu süreçte öğretmenlik, Avrupa’da yolculuklar ve fikir insanlarıyla kurduğu ilişkiler onun sonraki mücadelelerini güçlendirdi.

Ersoy, Gaspıralı’nın yalnızca topraklarıyla sınırlı kalmayan bir mücadeleyi yürüttüğünü söyledi: “Onun hedefi, ateş çemberine alınmış koca Türk dünyasının tamamıydı.”

TÜRK DİLİNİN BİRLEŞTİRİCİ GÜCÜ: GASPIRALI

En büyük mücadelesinin Türk dilinin birliğini sağlamak olduğuna vurgu yapan Ersoy, Tercüman Gazetesi’nin bu inancın somut sonuçlarından biri olduğunu belirtti. Anadolu Türkçesi, Gaspıralı’nın Türk dünyasının ortak dili olması arzusu için verdiği yanıt olarak gösterildi. Ayrıca Arapça ve Farsça etkisini azaltma amacıyla gazetenin dil tercihlerini de kurduğunu belirtti.

Gazetenin ötesinde kadınlar için Alem-i Nisvan, çocuklar için Alem-i Sübyan, Millet ve En-Nahda gibi yayınlar aracılığıyla sesini yaydığını ifade eden Ersoy, “Bir adam, büyük bir devletin içindeki misyonerlere karşı tek başına mücadele etmiş ve galip gelmiştir” sözleriyle Gaspıralı’nın etkisini özetledi.

Gaspıralı’nın etkisine dikkat çeken Ersoy, Zahir Bigiyef’ten Abdullah Tukay’a kadar birçok aydının Tercüman Türkçesiyle eserler kaleme aldığını anımsattı. Rızâeddin Fahreddin’in sözleriyle de Türk dilinin ıslahında Gaspıralı’nın payı vurgulandı.

CEDİD MEKTEPLERİ VE EĞİTİM REFORUMU

Gaspıralı’nın eğitim alanındaki çalışmaları da bedinlik kazandı. Ersoy, “Çocuklarımız için Türkçe bir eğitim hareketi olan Ceditçilik, yanında ders kitaplarını yazdı, öğretmen yetiştirdi ve ihtiyaç duyulan müfredatı oluşturdu.” diyerek, 1884’ten 1914’e kadar yaklaşık 5 bin okulun açıldığını ve kız çocukları için 1893’ten itibaren okullar kurulduğunu belirtti. Bu nesillerin Stalin baskılarına rağmen Türk dünyasının kimliğini yaşattığını kaydetti.

SİYASİ MÜCADELESİ VE ESERLERİ

Gaspıralı’nın belediye başkanlığından Müslümanlar Kongrelerine uzanan siyasi yolculuğuna değinen Ersoy, kaleminin de miras bıraktığını ifade etti. Molla Abbas Fransevi olarak anılan eserlerin, Avrupa ve Afrika seyahatlerini, hikâye ve romanlardan incelemelere uzanan 38 kitap ve birçok makaleyi kapsadığını belirtti. Hayatına sığdırdığı farklı uğraşlar, dönemin şartlarında bile hangi zorluklarla mücadele edildiğini gösterdiğini vurguladı.

Ersoy, “Atalarımız boşuna dememiş ‘Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli’” diyerek Gaspıralı’nın cesaretini ve vizyonunu övdü. Ayrıca Gaspıralı’nın mirasının bugün de canlı olduğunu ifade ederek Türk dünyasının ortak sorumluluğu olduğuna dikkat çekti.

GASPİRALİ’NIN FİKİRLERİ BUGÜN DE YAŞIYOR

Türk Dünyası Parlamenterler Vakfı Başkanı Dr. Abdullah Çalışkan, törende Gaspıralı’nın yenilikçi düşüncelerinin güncelliğini koruduğunu söyledi. Ersoy’un ifadelerini destekleyerek “Dilde, fikirde, işte birlik” idealinin bugün Türkiye ve Azerbaycan arasındaki dostlukla Orta Asya’dan Balkanlar’a uzanan köprülerde yürürlükte olduğunu vurguladı. Uluslararası düzeydeki birlikler ve kurumlar, Gaspıralı’nın fikirlerinin vücut bulmuş hali olarak sunuldu.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.