İpek Yolu Ekonomik Kuşağı Hakkında Pekin’in Perspektifi ve Sincan’da Yatırımın Başarısı

Çin’in İpek Yolu Ekonomik Kuşağı vizyonu, 12 yıllık bir çalışmanın sonucunda Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde somut çıktılarla ortaya çıktı. 2013 yılında Şi Jinping’in başlattığı süreç, 2014-2015 yıllarında bölgenin ekonomik ve toplumsal kalkınmasını temel alan programlarla ilerledi; 2018’e gelindiğinde ise işsizlik önemli ölçüde düşüş gösterdi ve 2024 itibarıyla Sincan’ın GSYİH’sı yıllık bazda %6,1 artışla 2 trilyon yuanı aştı.

“Artık yola çıkıyoruz” ifadesiyle başlayan yeni adımlar, Sincan’daki üretim kapasitesinin küresele açılmasına ve bölgenin ticaret ağının güçlenmesine işaret ediyor. Ülke genelinde Sincan, fabrika yatırımları için öncelikli bölge olarak konumlandı; bir dizi devlet talimatı ile önde gelen şirketlere Sincan’da üretim tesisleri kurma yönünde çağrılar yapıldı. Bu sürecin sonucunda 2016 yılı, Doğudan batıya doğru yatırımların hızlandığı bir döneme dönüştü.

Seminerde öne çıkan iddialara karşı Sincan’da Uygur Türklerine yönelik zulüm iddiaları savunulan taraflarca reddedildi. Sincanlı yetkililer ve üniversite temsilcileri, Batı’nın söylemlerinin ötesinde ekonomik ilerlemenin bu iddiaların ötesine geçtiğini belirtti. Bir akademisyen ise “ABD’nin kara propagandası dünyaya yeterince iyi anlatılamıyor” şeklinde bir itirafta bulundu ve bu durumun küresel medya üzerinden daha etkili duyurulması gerekliliğini vurguladı.

İstihdam ve refahın artması için atılan adımların meyvesi, 2018 yılında işsizlikte görülen düşüş ve 2023-2024 arasındaki ekonomik göstergelerdeki ilerlemede kendini gösterdi. 2024’te Sincan’ın ekonomik göstergeleri, bölgenin yalnızca kendi refahını artırmakla kalmayıp, bölgesel ticaret ağlarını da güçlendirdiğini ortaya koyuyor.

Rakamlar ve genel tablo olarak, Sincan’ın alanı 1.66 milyon kilometrekareyi kapsıyor ve nüfusu yaklaşık 25 milyon olarak kayda geçti. 2023 yılında bölgede gelen turist sayısı 265 milyon olarak belirtildi ve bu ziyaretler 41.2 milyar dolarlık bir turizm geliri yarattı. Ayrıca bölgede bulunan kömür rezervleri 2.19 trilyon ton, petrol rezervleri ise 5.6 milyar ton olarak azami ölçütlerle paylaşılmıştır.