İmamoğlu ve ilgili kişiler hakkında casusluk soruşturması: ifade ve tutuklama taleplerinin süreci, gelişmeleri özetleyen güncel bilgiler.

Günlük hayatta sahte nitelendirmeler ve belgeli iddialar arasındaki ilişkiler, savunmalarla çarpıtılmaya çalışılan bir dava çerçevesinde ele alınıyor. Gün olarak bilinen şahıs, İstanbul’da yürütülen kampanyalara dair teknik ve istihbarat destek verdiğini öne sürerek, 2019 yıllarına ait süreçler hakkında konuştu. Kişisel olarak aylık gelirini 100 bin dolar olarak açıkladı ve bu bilgiyi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği ifadesinde paylaştı. İfadesinin özünde, 2019 seçimleri öncesi başlayan çalışmalara dair ayrıntılar bulunuyor ve bu süreçte kurulan ilişkilerle ilgili bazı isimler öne sürülüyor.
Analizlerin nasıl yürütüldüğü konusundaki iddialarda, ‘Piiq’ adlı firma ve ortakların bulunduğu bir yapıdan söz ediliyor. Bu yapıdaki kişiler arasında eski istihbarat çalışanları olduğu belirtilirken, Open Source Intelligence (OSINT) programı ve belirli dijital platformlar üzerinden iletişimin izlendiği iddia ediliyor. Amaç olarak sosyal medya üzerinden algı oluşturma ve yazışmaların analiz edilmesi gösteriliyor. Bu analizler, Özkan’a iletildiği ve sonrasında başkan olarak tanımlanan Ekrem İmamoğlu’na ulaştırıldığı savunuldu.
İddialara göre 2019 yılındaki seçimlerden sonra, Melih Geçek, Necati Özkan, Yavuz Saltık ve Şenay adlarıyla anılan kişilerle toplantılar yapıldı; İstanbul için planlanan bir proje olan “İstanbul Senin” ise tanıtıldı ancak uygulamanın var olduğuna dair somut bir kanıt sunulamadı. Merdan Yanardağ ile Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki ilişkiler ve parça parça aktarılan bilgiler, dava kapsamındaki ifadeler çerçevesinde aktarıldı.
İfade süreçleri tamamlandığında, İmamoğlu, Özkan ve Yanardağ’ın “siyasal casusluk” suçundan tutuklanmaları talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi. İmamoğlu, savunmasında geçmişte tanıdığı kişileri ve iddia edilen yazışmaları hatırlamadığını belirterek, bu iddiaları reddetti. Yanardağ ise Gün’den bugüne kadar herhangi bir ad altında para almadığını ifade etti. Özkan ise beyanlarını kabul etmediğini vurguladı.
Üç isim hakkında tutuklama talebi ile başlayan süreçte, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, İmamoğlu’nun İBB başkanlığından uzaklaştırılması sonrasında da devam ediyor. Şüphelilerin ifadeleri alınmış olup, casusluk suçundan tutuklanmaları talebiyle sulh cezaya sevk edildikleri bildirildi.