Humus Bölgesindeki Suriye-SD ve ABD ilişkileri: güvenlik zafiyetleri, stratejik tartışmalar ve bölgesel etkiler üzerine derin analiz.

Suriye’nin kuzeyinde ve güneye uzanan operasyon dinamikleri, özellikle Palmira çevresindeki devriye faaliyeti sırasında ABD askerlerinin hedef alınmasıyla bir kez daha gündeme geldi. Saldırının, DAEŞ ve PKK-PYD arasındaki kırılgan dengelerden faydalanan aktörler tarafından yönlendirildiği düşünülüyor; bu durum, ABD’nin Suriye’deki varlığı ve bu varlığın güvenlik adımlarıyla ilgili soruları artırıyor.
Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğretim Üyesi ve SETA Kıdemli Araştırmacısı Doç. Dr. Murat Aslan şu görüşleri paylaştı: Palmira gibi ülkenin merkezine yakın ve çöl karakteri taşıyan bir bölgede yaşanan bu tür bir saldırı, DAEŞ ile PKK-PYD’nin ortak bir hareketinin işareti olabilir. Eski ABD politikalarına dikkat çekerek, Şam ve bölge güçlerinin devriye yaparken hedef alınmasının, PYD-YPG’nin ABD için vazgeçilmez bir aktör olduğunun mesajını verdiğini kaydetti. Ayrıca, YPG ve PYD’ye odaklanmanın faydalı olabileceğini belirtti.
Emekli Albay Mithat Işık ise güvenlik zafiyetine vurgu yaptı: Güney bölgesi, tamamen Suriye kontrolünde olmayan ve nispeten kontrolsüz bir alan olarak tanımlanıyor. ABD’nin Suriye’deki operasyonlar için yeterli önlemi almadığını, güvenlik güçleriyle bölgede plansız adımlar atıldığını ifade etti. Bölgedeki durumu değerlendirirken, SDG’nin Mart mutabakata uymaması ve CENTCOM’un sahadaki hareketlerinin siyasi otoriteden bağımsız ilerlediği şeklinde yorumlarda bulundu. Böyle bir durumda, güvenlik zafiyeti hissedilmektedir ve bu da olayın nasıl sonuçlanacağını etkiler.
ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, saldırı sonrasında ortak bir çaba içinde failleri bulmak için Suriye yönetimiyle kararlı bir takip süreci başlatacaklarını açıkladı. Barrack, saldırıyı “korkakça bir terör pususu” olarak nitelendirirken ABD’nin DAEŞ’i tamamen yok etmek amacıyla bu mücadeleden vazgeçmeyeceğini vurguladı. ABD’nin Suriye’deki varlığı, temel hedefi olan DAEŞ’in ortadan kaldırılması yönünde kararlılığını sürdürecek bir misyon olarak tanımlandı.