Hayvana Şiddet Olayına Tepki ve Toplumsal Sorumluluk Çağrısı

8 Mayıs’ta Kangal İlçesi Alacahan Köyünde Meydana Gelen Üzücü Olay

8 Mayıs tarihinde, Kangal ilçesine bağlı Alacahan köyünde yaşanan dehşet dolu anlar, köy sakinlerini ve hayvan severleri derinden sarstı. Köyde yaşayan S.C. isimli şahıs, başına çuval geçirerek hayvanlara acımasızca uyguladığı şiddetle gündeme geldi. İddiaya göre, S.C., elindeki sopayla defalarca eşeğe saldırdı, onu yere düşürdü ve ardından sopayla saldırmaya devam etti. Bu korkunç anlar, olay yerinde bulunan bir vatandaş tarafından cep telefonu ile kayda alındı. Durumu fark eden jandarma ekipleri, şahsı gözaltına aldı ve ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Ne yazık ki, saldırıya maruz kalan eşeğin olay sonrası hayatını kaybettiği bildirildi.

Hayvan Hakları Savunucularından Sert Tepki

Hayvan Hakları ve Etiği Derneği (HAYTAP) Sivas Temsilcisi Özge Nihan Çubukçu, yaşanan bu şiddet olayına ilişkin duygularını ve düşüncelerini dile getirerek, “Her gün farklı bir acı ve trajediyle karşılaşıyoruz. Ancak bu olay beni derinden sarstı. Hemen harekete geçerek, zarar gören eşeği kendi imkanlarımızla koruma altına almak istedik. Maalesef, köy muhtarlığı ve ilgili resmi kurumlar, hayvanın artık orada olmadığını ve dövülerek öldürüldüğünü belirtti. Bu gerçeği kabullenmek zor olsa da, kabul etmek zorundayız. Bu olaydan sonra, hayvanlara nasıl sahip çıkacağımızı ve toplum olarak nasıl bir duruş sergileyeceğimizi yeniden düşünmek zorundayız. 80 yaşındaki bir adamın, başına çuval geçirerek bir canlıya bu kadar şiddet uygulaması, toplumun vicdanını derinden yaraladı. Bu eşeğe en azından bir isim vermek istedim; ‘Kadife’ adını koydum, çünkü onun adını unutmamalı ve bu dünyadan geçtiğini bilmeliyiz.”

Toplumsal Sorumluluk ve Adalet Vurgusu

Çubukçu, toplumun en küçük yapıtaşını oluşturan bireylerin ve kurumların sorumluluğunun altını çizerek, “Toplumu korumanın en temel yolu, en zayıf halkalara sahip çıkmaktan geçer. Eğer bu konuda gereken özeni göstermezsek, toplumsal değerlerimiz ve insanlığımız tehlikeye girer. Her geçen gün, şiddete eğilimli ve duyarsız bir toplum haline dönüşüyoruz. Kadife’nin ölümünü engelleyemesek de, en azından bu olaydan ders çıkarıp, adaletin yerini bulması için çaba sarf etmeliyiz. Unutmamalıyız ki, toplum olarak vicdanımızı kaybettikçe, en zayıf ve savunmasız canlılar da bu şiddetin kurbanı olur. Bu nedenle, adaletin tüm canlılar için eşit ve doğru şekilde sağlanması en büyük önceliğimiz olmalı.”

Benzer Olaylar ve Hukuki Süreç

Özge Nihan Çubukçu, geçtiğimiz yıllarda İstanbul Başakşehir’de, 1 Ocak 2024’te, kamusal alanda öldürülen ‘Eros’ isimli kediyi hatırlatarak, “Maalesef, Eros’u katleden kişi hakkında alınan ceza yeterli olmadı ve olay yeterince ciddiye alınmadı. Bu durum, bizim vicdanımızda derin yaralar açtı. Eros’un ardındaki adaletsizlik, şu anki olayda da kendini gösteriyor. Kadife gibi masum ve savunmasız bir canlı, uzun süren işkenceler ve acımasızca öldürülmesine rağmen, gerekli yasal işlemler yapılmadı. Bir adam, devasa bir canlıyı bu denli acımasızca döverek öldürüyorsa ve toplum sessiz kalıyorsa, bu toplumun vicdanını ve onurunu kaybettiğinin göstergesidir. Bu sarmal, devam ederse, sadece hayvanlar değil, insanlar da tehlike altına girer.”

Gelecek İçin Umut ve Çağrı

Çubukçu, sesini yükselterek, “Artık görmezden gelme ve susma zamanıdır. Bu olaylar, toplumun en zayıf ve korunmaya muhtaç bireylerine ve doğaya karşı sorumluluğumuzu hatırlatıyor. Lütfen, hayvanları sadece ‘can’ olarak görmek yerine, onların haklarına sahip çıkalım. Bu durum, hepimizin ortak sorumluluğu. Yasal mercilere ulaşmış bulunuyoruz ve gerekli yargı süreci başlatıldı. Bu kez, suçlunun hak ettiği şekilde ceza almasını istiyoruz. Artık, bu olayları görmezden gelmeyelim ve toplum olarak adaleti sağlamada kararlı olalım. Unutmayalım ki, bu tür olaylara sessiz kalmak, sadece hayvanlara değil, aynı zamanda insanların güvenliğine ve toplumsal huzura da büyük zarar verir.”