Güzellik merkezlerinde sözleşme tuzaklarını ortaya çıkaran, ikna ve icra sürecine karşı farkındalık dolu bilgilendirici inceleme.
Kentte yaşayan Tülay Sıla Şenses, güzellik merkezinin çalışanlarının, öğrenciyiz ve prim alıyoruz gerekçesiyle izni olmadan merkezde çalıştırıldığını ve daha sonra farkında olmadan bir sözleşme imzalatıldığını ileri sürdü. Merkezden çıktığında ablasının uyarısıyla tekrar geri dönüp imzaladığı belgeyi iptal etmek istediğini söyledi. Şenses’e göre, merkezin personeli sözleşmenin iptal edilemeyeceğini belirtmiş ve yaklaşık 12 bin liralık bir ödeme gerektiğini ifade etmiştir. İptal işlemi gerçekleşmediği için icra süreci başlatılmış ve banka hesaplarına bloke konulmuştur. Kendisini merkez adına arayan bir avukatın da 22 bin lira talep ettiğini söyleyen Şenses, Tüketici Hakem Heyeti başvurusu yapmıştır.
“İNDİRİMLİ PAKET ALDINIZ, İPTALİ MÜMKÜN DEĞİL” mesajıyla karşılaştığını belirten Şenses, broşür dağıtımı yapan çalışanların kendisini durdurup yukarı çıkarmak istediklerini, amaçlarının sadece destek olmak olduğunu, ancak imzayı fark etmeden attığını söyledi. İptal talebinin reddedildiğini, notere gitmenin gerektiğinin söylendiğini ve ardından indirimli paket nedeniyle iptalin mümkün olmadığı yönünde geri çevrildiğini belirtti. Şenses, hizmet almak istemediğini defalarca dile getirdiğini ancak sürecin başından itibaren kimsenin kendisini arayıp sormadığını belirtti. Aylar geçtikten sonra avukatın aramaya başladığını ve icraya verildiğini söyledi. Sabah işe kalkarken sürekli arandığını, bu durumun rahatsızlık verdiğini ifade etti. Başlangıçta 12 bin liraya ulaşan borcun, süreç ilerledikçe 22-23 bin liraya kadar çıktığını belirten Şenses, Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuru yapacağını kaydetti.
“İNSANİ DUYGULARA HİTAP EDEREK SÖZLEŞME İMZALATIYORLAR”diye konuşan TÜKONFED Başkan Vekili İbrahim Güllü, benzer şikayetlerin arttığını söyledi. Bazı güzellik salonlarında uygulanan bu yöntemde satış elemanlarının sokakta vatandaşlara yaklaşarak “biz üniversite öğrencisiyiz, prim alıyoruz, eğitimimize katkı sağlıyoruz” diyerek insanların yardım etme duygusunu hedeflediğini aktardı. Vatandaşlar destek amacıyla yukarı çıkıp sözleşme ya da senet imzalasa da hizmeti almayabildiğini ve sonradan icraya konu olabildiğini vurguladı. Böyle durumlarda tüketicilerin ikinci kez mağdur olduğuna dikkat çekildi.
“TÜKETİCİNİN KOŞULSUZ 14 GÜN İÇİNDE CAYMA HAKKI VAR” açıklamasında Güllü, bu tür işlemlerin işyeri dışında yapılan satış olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Koşulsuz 14 gün cayma hakkı olduğunu ve bu süreçte peşinat alınmaması gerektiğini ifade eden Güllü, firmaların sözlü beyanları görmezden geldiğini, yazılı bildirim yapılmadığında cayma süresinin geçebileceğini ve ardından senetlerin icraya verilebildiğini söyledi. Vatandaşın almadığı hizmet için bedel ödemek zorunda kalması, masraf ve avukatlık ücretiyle karşılaşması gibi durumların önüne geçilmesi adına Ticaret Bakanlığı’ndan düzenleme talep edildi.