Günlük tutuklama sonrası soruşturmanın ayrıntıları ve iddialarıyla ilgili güvenilir özet ve güncel bilgiler.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklama sonrası başlatılan soruşturma kapsamında, Ekrem İmamoğlu ile Necati Özkan, Merdan Yanardağ, Melih Geçek ve Hüseyin Gün hakkında casusluk suçlaması sürecek. Soruşturmayı şekillendiren bazı ifadeler, MASAK raporunda yer alan bulgularla öne çıktı.
GÜN’ÜN HESAP HAREKETLERİNDE 10 BİN AVRONUN ÇEKİLDİĞİ ANLAŞILDI Bu bölümde, B.Y.’nin ifadesi doğrultusunda, Nisan 2023 öncesinde 10 bin avroluk bir çekimin yapıldığı ve Gün’ün 2017 sonrası hesap hareketlerinin incelendiği belirtildi. Rapor, Gün’ün 2018-2025 yılları arasında banka hesabından toplam 117 milyon 285 bin 409 lira çektğini ve 32 milyon 887 bin 514 lira yatırdığını kaydetti. Ayrıca, yurtdışından veya yurtiçinden hesap hareketlerine dair 84 milyon 397 bin 894 liranın nakit olarak çekildiği bilgisi paylaşıldı. Banka kayıtları incelendiğinde şirket, tapu ve araç gibi işlemlerde net bir alım hareketinin olmadığı görüldü.
İHBARCI Ü.D.A, GÜN’ÜN ANNESİYLE ORTAKLIĞINI ANLATTI Ü.D.A, 6 Mart’ta emniyette bilgi sahibi olarak verdiği ifadede, Hüseyin Gün ile annesi aracılığıyla tanıştığını belirtti. 2004’te Azerbaycan konulu bir konferansta başlayan ilişkinin, sonraki görüşmelerde yurt dışından yatırım getirme vaadi üzerinde yoğunlaştığını ifade etti. Ü.D.A, Gün’ün annesiyle kurduğu ortaklıklar sonucunda Avicenna Capital ve Avicenna Holding gibi şirketlerin kurulduğunu, bu şirketlere ilişkin kar ve sermayeyi annesinin onayı olmadan veya uygun şekilde açıklamadan aktardığını ileri sürdü. Şüpheli Gün’ün kripto yazılım projesi Cellcrypt’in devlet yetkililerine sunularak pazarlanmasını hedeflediğini düşündüğünü söyledi.
KRİPTO YAZILIMI VE YABANCI İSTİHBARAT İDDİALARI Ü.D.A, Gün’ün Cellcrypt ile ilgili hesaplarda kriptolu telefon ve iletişim cihazlarını Türkiye’ye getirerek ticari faaliyette bulunmayı amaçladığını, bu yazılımın İngiltere istihbaratına hizmet edebileceğini ileri sürdü. Ayrıca, İsrail ve Afrika ülkelerine yönelik temaslarda bulunduğu, İsrail istihbarat elemanlarıyla bağlantılı olduğuna dair çeşitli anlatılar aktardı. Ü.D.A, Gün’ün İsrail ve İngiliz istihbarat birimlerinin finansman talepleriyle ilişkili hareketlere dair iddialarında bulundu.
AÇIK TOPLUM VAKFİ VE ÖZBEKİSTAN GENELİNDEKİ PLANLAR Ü.D.A, Gün’ün 2005-2006 yıllarında Özbekistan’daki mevcut yönetimi değiştirme amacıyla bazı faaliyetlerde bulunduğunu belirtti. İngiliz istihbarat servisleri MIS ve MI6 ile görüşmelerde muhalefete finansman sağlanması talebinde bulunduğunu iddia etti. Buna ilişkin olarak Londra’da sürgünde bulunan Rus milyarder Berezovsky ile George Soros’a ait Açık Toplum Vakfı yetkilileriyle de temas kurulduğunu ifade etti. Karşılıksız anlaşmalar sonucunda Özbekistan’da yaşanacak olaylarda Gün’ün fiili rolü olabileceğine dair görüşler paylaşıldı.
2016 YILI İÇERİSİNDEKİ TELKİNLER Ü.D.A, Gün’ün 2016’nın başlarında Erdoğan’a güvenin yitirildiğini ve Türkiye’de büyük bir dalgalanmanın yaklaşmakta olduğunu ifade ettiğini, yatırım yapmamanın ve mevcut paraların Amerika, İngiltere ve İsviçre’ye aktarılmasının faydalı olacağını önerdiğini aktardı. Gün’ün hesabındaki bazı dövizlerin İsviçre’ye aktarıldığını belirtti. Ayrıca Gün’ün A.Ö.B. adlı bir kız arkadaşıyla olan ilişkisini, bazı uluslararası büyükelçiliklerle temaslarda bulunduğunu ve devletin üst düzey görevlilerine yönelik istihbarat bilgilerinin İngiliz ve diğer yabancı birimlerinden geldiğini düşündüğünü ifade etti.