Güneri Cıvaoğlu için anma töreninde medya dünyasının izleri ve anıların dili: iz bırakan anlar, değerli anılar ve meslekten gelen sesler
Medya aleminden pek çok ismin toplandığı anma töreninde Güneri Cıvaoğlu’nun meslek hayatına kattığı değerler ve geride bıraktığı güçlü miras vurgulandı. Törene meslektaşlar, yakın dostlar ve medya dünyasından çeşitli isimler katıldı. Anma konuşmalarında, onun yaşam felsefesini ve çalışma arkadaşlığına verdiği önemi yansıtan sözler öne çıktı.
Şeffaf Oda’nın yapımcısı Kübra Kalem Baykara, Güneri abinin dik duruşunu, kırmızı çizgilerini ve hayata karşı pozitif yaklaşımını örnek gösterdi. Ayrıca onun “Çalışanım değil, çalışma arkadaşım” bakışını benimsemenin önemini vurguladı; yaşamı ve yazmayı içselleştiren bir yaklaşımıyla, hayata dair her meseleye nasıl olur diye bakmanın gerekliliğini paylaştı. Bu yaklaşımın, anmanın merkezi temasını oluşturduğunu belirtti.
Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Özay Şendir, Güneri abinin hayat dolu kişiliğini ve meslek aşkını öne çıkararak, onunla sürdürdüğü yakın diyalogları hatırlattı. Nazım Hikmet belgeseli gibi gençlerin örnek alması gereken çalışmalardan, Bağdat ve Moskova’daki anılara kadar pek çok bölümün onun mirasında yer aldığını vurguladı. Şendir, genç kuşaklara iletilecek anı sayfalarında, Güneri’nin gazetecilik serüveninin derslerini özel bölümler halinde paylaşacaklarını söyledi. Ayrıca, yaşam sevgisini ve habercilikteki samimiyeti ile topluma ilham veren bir figür olduğuna değindi.
“HAYATIMDAKİ TÜM GÜZEL ŞEYLERİN KAHRAMANI” olarak nitelendirilen Kübra Kalem Baykara, Güneri abiyi hatırlarken kendi kariyer yolculuğundaki dönüm noktalarını da paylaştı. Onun, dans etmekten müziğe, piyano öğrenme isteği ve yaşamı sevmeyi öğreten bir lider olduğu mesajını verdi. Ailesine olan bağlılığı ve yaşamın her alanında örnek aldığı değerler, Baykara için yaşam boyu sürecek bir ilham kaynağıydı.
Rojin, Güneri Cıvaoğlu’nun programlarını ağırlama şekline dair anılarını aktarırken, ona duyulan hayranlığı ve profesyonel nezaketini öne çıktı. Konuklarını sıcak bir atmosferde karşılaması ve sorularında gösterdiği incelik, programa katılan herkesin hafızasında bıraktığı izler arasında yer aldı. Onun sayesinde, birçok sanatçı için unutulmaz bir deneyim oluştuğunun altını çizdi; ayrıca Güneri’nin yazılarında ve sohbetlerinde sanata verilen desteğin büyüklüğünü ifade etti.
Betül Demir ise Güneri Cıvaoğlu’nun Türk basınında yol gösterici bir duayen olduğuna vurgu yaptı. Kıymetli bir dost ve sanat sever olarak gördüğü abisini kaybetmenin üzüntüsünü ifade eden Demir, onun vizyonuyla aydınlanmış olan gazetecilere duyulan saygıyı bir kez daha vurguladı. Basın emekçilerine verdiği destek ve sanata olan bağlılığı, ondan geriye kalan en güçlü miraslar arasında yer aldı.