Google ve Teknoloji Devleri Nükleer Enerjiyi Yeniden Keşfediyor

Yapay zekâ ve veri merkezleriyle birlikte artan enerji ihtiyacına çözüm: Nükleer enerji

Son yıllarda yapay zekâ projeleri ve büyük veri merkezlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte, teknoloji devlerinin enerji talebi hızla yükselmeye başladı. Bu durum, sürdürülebilir ve güvenilir enerji kaynaklarına olan ihtiyacı da artırdı. İşte bu noktada, Google ve diğer büyük teknoloji şirketleri, geleneksel enerji çözümlerinin ötesine geçerek, nükleer enerjiyi yeni bir stratejik kaynak olarak benimsemeye başladı.

Google ve Elementl Power arasındaki yeni iş birliği

Bu hafta yapılan resmi açıklamalara göre, Google, gelişmiş ve yüksek verimlilikteki yeni nesil nükleer reaktörler kurmak amacıyla Elementl Power ile üç yeni santral için anlaşma imzaladı. Bu santrallerin her biri en az 600 megawatt kapasiteye sahip olacak ve toplamda yaklaşık 1,8 gigawatt elektriğe ulaşmayı hedefliyor. Bu enerji, doğrudan Google’un veri merkezlerine ve global operasyonlarına tedarik edilerek, kesintisiz ve temiz enerji sağlanmasını amaçlıyor.

Microsoft ve Pennsylvania’daki nükleer santral deneyimi

Geçtiğimiz aylarda Microsoft da, Pennsylvania’da faaliyet gösteren bir nükleer santrali uzun vadeli kiralayarak bu alandaki ilk adımlarını atmıştı. Bu girişim, şirketin sürdürülebilir enerji stratejisinin önemli bir parçası olarak görülüyor. Microsoft’un bu hamlesi, büyük teknoloji devlerinin enerji alanında nükleer teknolojilere olan ilgisinin artışını gösteriyor.

Santrallerin kapasitesi ve teknolojik detaylar

Google ve Elementl Power ortaklığıyla inşa edilecek yeni santrallerde kullanılacak reaktörlerin küçük modüler reaktörler (SMR) teknolojisi olacağı düşünülüyor. Her santralde en az 600 MW kapasite planlanırken, bazı uzmanlar Kairos Power gibi önde gelen şirketlerin geliştirdiği 150 MW kapasiteli reaktörlerin de tercih edilebileceğine dikkat çekiyor. Bu teknolojiler, geleneksel büyük reaktörlere kıyasla çok daha küçük ve ekonomik olmalarıyla öne çıkıyor.

Küçük modüler reaktörlerin yükselişi ve avantajları

• Geleneksel reaktörlere kıyasla daha düşük maliyetli ve daha hızlı inşa edilebiliyorlar.
• Güvenlik açısından gelişmiş tasarımlara sahipler ve daha az çevresel risk taşıyorlar.
• Enerji üretiminde esneklik sağlayarak, enerji ihtiyacına göre ölçeklendirilebiliyorlar.

Yeniden yükselişe geçen nükleer enerji ve teknolojik yatırımlar

Silikon Vadisi’nde SMR teknolojilerine olan ilgi büyük bir hızla büyüyor. Google’ın bu alandaki girişimleri, yeni nesil enerji teknolojilerinin benimsenmesini hızlandırırken, Microsoft’un Pensilvanya’daki santrali kiralaması, sektörün geleceği açısından önemli bir adım olarak görülüyor. Bu gelişmeler, nükleer enerjinin sürdürülebilirlik ve güvenlik açısından yeniden ön plana çıktığını gösteriyor ve teknoloji sektörünün yenilikçi enerji çözümlerine yönelmesini sağlıyor.