Göl Master Planı kapsamında Beyşehir Gölü’nün suyu ve geleceği için stratejiler: koruma, sürdürülebilirlik ve bilinçli yönetim önerileri.
Türkiye’nin en büyük tatlı su göllerinden biri olan Beyşehir Gölü, yaklaşık 656 kilometrekarelik yüzölçümüyle bölgenin ekosistemine ve geçimine katkı sağlıyor. Çarşamba Çayı ile Konya Ovası’nın sulama ihtiyacına dolaylı yoldan destek olurken, bölgede 400’ün üzerinde balıkçı için de geçim kaynağı oluşturuyor.
Son yıllarda iklim değişikliği ve bilinçsiz tarımsal sulama nedeniyle su seviyesinde çekilmeler yaşanıyor. Kıyıdan bazı alanlarda suyun yaklaşık 300 metre gerilediği gözlemleniyor; bu durum balıkçılık ve tekne gezileri için zorluklar yaratıyor. Ayrıca su çekilen bölgelerde büyükbaş hayvancılığın da otlatıldığı bilgisi paylaşılıyor.
Belediye Başkanı Adil Bayındır, yeterli kar yağışının olmaması, yer altı su seviyesinin düşmesi ve vahşi sulama nedeniyle su seviyesindeki azalmaya dikkat çekti. Gölü kurtarmak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen “Göl Master Planı” çalışmasının önemli olduğunu vurguladı.
“Beyşehir Gölü ölmedi. Tarihler boyu bu göl bizimle var olacak.” diyerek gölün korunması gerektiğini ifade eden Bayındır, plan kapsamında gölün kaynaklarının nasıl geliştirileceğini inceleyen çalışmaların sürdüğünü belirtti. Ankara’daki Bakanlık birliklerinde, DSİ, MTA, Milli Parklar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile diğer çevre kuruluşlarının entegre çalışmasıyla süreç hız kazanıyor.
Gölün yakın çevresindeki su kaynaklarıyla beslenmesinin planlandığı master plan kapsamında su alma kodunun 1123,40’a çıkarılması hedefleniyor. Eski değer olan 1122,40’ın yükseltilmesiyle Beyşehir Gölü’nün kaynaklarının daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde geliştirilmesi amaçlanıyor. Bakan İbrahim Yumaklı’nın yakın zamanda Beyşehir’e gelerek plan hakkında bilgiler paylaşması bekleniyor.
Gölün ölmemesi ve gelecekte de canlı bir ekosisteme sahip olması için tüm paydaşların ortak hareket etmesi gerekiyor.