DOLAR
40,9880
EURO
48,0856
ALTIN
4.432,10
BIST
11.372,33
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Açık
30°C
İstanbul
30°C
Açık
Pazar Parçalı Bulutlu
28°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
27°C
Salı Açık
27°C
Çarşamba Az Bulutlu
27°C

Gazze ve Türkiye: Barışın ve Adaletin İnşa Edilişi Üzerine Keskin Bir Duruş

Gazze ve Türkiye’nin ortak vicdanı: Barış ve adalet için keskin bir duruş, insani dayanışma ve sürdürülebilir çözümler

Gazze ve Türkiye: Barışın ve Adaletin İnşa Edilişi Üzerine Keskin Bir Duruş
23.08.2025 15:08
A+
A-

Aynı anda farklı coğrafyalarda savaş ve soykırımın baskınlığı ile barış ve sükûnet arayışlarının hız kazandığı bu dönemi, küresel güvenlik ve insani değerler açısından bakınca net bir irdelemeye ihtiyaç duyuyoruz. IPC’nin Gazze Şeridi için en yüksek seviye gıda güvensizliğini işaret etmesi, vahim bir kıtlığın pençesinde olan insanların çoğunun yüzleştiği ağır bir tabloyu gözler önüne seriyor. 1943 Bengal Kıtlığı’nı hatırlatan bu tablo, günbegün daha da derinleşen bir insani kriz olarak karşımızda duruyor.

İsrail’e karşı yükselen askeri ve siyasi operasyonlar, Filistinli kardeşlerimizin yurtlarından koparıldığı, zorla sürgün edildiği tarihi bir süreci tetikliyor. Bu süreçte Gazze’de yaşayan halkların güvenlik ve barış talebiyle, uluslararası toplumun adalet ve insan hakları ilkelerine uygun hareket etmesi gerekiyor. Çok yönlü bir barış perspektifi, yalnızca siyasi söylemlerle değil, somut insani adımlarla da desteklenmelidir.

Gazze’nin işgali ve ilhak vizyonuna karşı uluslararası hukuk normlarıyla uyum içinde atılacak adımlar, sadece bölgesel dengeyi değil, küresel güvenliği de etkiler. İnsanlık vicdanına seslenen çağrılar, çatışmaların tırmanmasına değil, diyalog ve barış zeminlerinin güçlendirilmesine odaklanmalıdır. Türkiye’nin bölgesel barış için oynadığı rol, bu çerçevede daha da belirginleşmektedir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.