Fora: Aile, bellek ve erkek anlatısının mizahi, dokunaklı sahnesini keşfedin; kahkaha ve dokunuşlar bir arada, duyguları satır aralarında yakalayan analiz.

Bir cuma akşamı, zarif bir İtalyan restoranında dört kişilik bir ailenin yüzeydeki sakin görüntüsü bozulmaya başlar. Anne Emel’in baskıcı tutumu, baba Cevdet’in suskunluğu ve Cem’in yaşamla olan sarsıcı bağı, masa etrafında kırılan sessizlikler eşliğinde giderek görünür hale geliyor. Aile bireyleri arasındaki çatışmalar, yemek masasının kenarlarında saklı kalmış gerilimleri gün yüzüne çıkarırken, Cem’in sevgilisi Banu’nun dışlanmışlık hissi de eklenince hâlâ sürüp giden bir gerilim mozaiği oluşuyor.
Bu oyun, uzun süredir görüşülmeyen kızları Cemre’nin sürpriz gelişiyle birlikte ailenin kırılgan dengesini daha da belirgin kılıyor. Hafızanın kırılganlığına dokunan bir anlatıyla, Türk aile yapısının uzun yıllara yayılan erkeklik kodlarını ve kolektif belleğin derinlerini sorgulayan bir yolculuk sunuyor. Kişisel sınırlar, kuşak çatışmaları ve kendini bulma çabası mizahi bir dille harmanlanırken, izleyiciye hem gülümseten hem de düşündüren bir deneyim vaat ediyor.
Oyunun yazarı Hikmet Hükümenoğlu ve yönetmeni Mert Öner’in imzasını taşıyan bu üretim, sahnede Aslı İnandık, Eray Karadeniz, Kubilay Aka, Şenay Gürler, Şerif Erol ve Şükran Ovalı gibi isimlerle hayat buluyor. Romantik restoranda başlayan akış, ailenin iç dünyasını ve arasındaki güç dengelerini yansıtarak, seyirciyi birey olarak kendini sorgulamaya davet ediyor.