Fenerbahçe’de ilk genel kurul ve kulüp yönetimiyle ilgili detaylar, tarihçe ve yönetim anlayışını öğrenmek için detaylı bilgi burada.
Fenerbahçe’de yapılacak ilk genel kurulda adaylığını açıklayan Hakan Bilal Kutlualp, kulübün mevcut yönetimine sert eleştirilerde bulunarak, kulüp tarihindeki olumsuz gidişatı detaylı şekilde değerlendirdi. Kutlualp, yaptığı açıklamada kulübün geldiği noktayı ve karşı karşıya olduğu sorunları şu sözlerle özetledi:
“İleriye dönük baktığımızda, her geçen yıl daha kötüye giden ve bu trendi durduramayan bir tabloyla karşı karşıyayız. Bu durum, kulüp adına büyük bir kayıptır ve sorumluların artık dur demesi gerekiyor.”
Mevcut başkan Ali Koç’un Galatasaray’dan 6 şampiyonluk geride kaldıklarına dair söylemlerine de değinen Kutlualp, bu durumu pratik anlamda 20 yıl geride kalmak olarak nitelendiriyor ve ekliyor:
“Galatasaray’dan bu kadar geride olmak, kabul edilmesi güç bir gerçek. Ya kulüp bu durumu farkında değil ya da kabullenmiş durumda. Ancak, Fenerbahçe camiası böyle bir durumu kabullenemez ve buna karşı durmak gerçekten şarttır.”
Ali Koç’un “İmza toplansın, aday olmam” şeklindeki açıklamasını da eleştiren Kutlualp, bu sözlerin samimiyetine inanmadığını belirtiyor. Ona göre, Fenerbahçe’nin en büyük gücü ve potansiyeli olan teknik direktörlerin bile yeterince başarılı olamaması, yönetimin ve kulüp yapısının sorunlarını gözler önüne seriyor.
Mevcut ortamda, kadıköydeki atmosferin ve kulüp ruhunun nasıl değiştiğine dikkat çekiyor ve ekliyor:
“Eskiden rakip takımların futbolcuları ve taraftarları, Kadıköy’e geldiklerinde korku ve saygı duyarlardı. Şimdi ise, ‘Kadıköy Hatırası’ gibi fotoğraf çekimleri yapıp, oradan alınan anılarla yetiniyorlar. Bu, içimizdeki burukluğu gösteriyor ve utanç verici bir durum.”
2018 yılında hazırlanan seçim manifestosundan bahseden Kutlualp, 10 maddelik planın ne kadar boş ve gerçeklikten uzak olduğunu vurguluyor. Ayrıca, 105 transfer yapıldığını, ancak bunların sadece birkaçının gerçekten başarılı olduğunu belirtiyor ve ekliyor:
“Eğer bu kadar çok transferden 10 tanesi bile yüksek seviyedeyse, en az iki şampiyonluk almanız gerekirdi. Ama ne yazık ki, bu mümkün olmadı.”
Fenerbahçe’nin ruhunu ve duygularını kaybettiğine dikkat çekerek, bayrak ve kutlama geleneklerine değiniyor. Ali Şen ve Erol Bulut’un döneminde yaşananları hatırlatarak, kulübün yeniden o ruhu yakalaması gerektiğine vurgu yapıyor.
“Fenerbahçe, büyük duyguları ve ruhu olan bir camiadır. Bu ruh, içimizde canlıdır ve hiçbir zaman tamamen yok edilemez. Ama sizin bu ruhu öldürmeniz veya hafifletmeniz mümkün değil.”
Spor politikasında adaletli olunması gerektiğine değinen Kutlualp, haram puan istememek ve haklılık mücadelesi vurgusu yapıyor. Ayrıca, başarı ve kazanımlar için yönetimlerin kulübün çıkarlarını ön planda tutması gerektiğini belirtiyor.
Futbolu ve kulüp yönetimini daha ileriye taşımak adına, liderlik ve vizyon önemine değinen Kutlualp, “Eğer Mourinho bizimle çalışmak isterse, devam ederiz. Ama hoca giderse, Alman ekolünden yanayım.” diyerek, gelecekteki planlarını ve duruşunu netleştiriyor.
Son olarak, mevcut yönetimin iyi niyetli olduğunu ama yeterli olmadığını vurgulayan Kutlualp, kulübün önünü açmak ve taraftarın umudunu yeniden yeşertmek adına şunları söylüyor:
Bu kapsamda, Fenerbahçe’nin birlik ve beraberlik içinde hareket etmesi, geçmişteki ruhu yeniden kazanması ve yeni projelerle yoluna devam etmesi gerektiği net bir şekilde ortaya konuyor.