Erdoğan, Ziraat Bankası 4. Tarım Ekosistemi Buluşması’nda önemli açıklamalarda bulundu. Tarım sektöründeki gelişmeleri ve gelecek vizyonunu öğrenin.
Bugün burada, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Ziraat Bankası 4. Tarım Ekosistemi Buluşması”nda bir araya gelmiş olmanın gururunu yaşıyoruz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olarak, tarım sektörümüzün gelişimi ve sürdürülebilirliği adına yaptığımız çalışmaların ve atılan adımların önemini vurgulamak istiyorum.
Öncelikle, bu anlamlı etkinliğin organize edilmesinde büyük emeği geçen Ziraat Bankamıza, kıymetli yöneticilerine ve her zaman üreticimizin yanında olan Tarım ve Maliye Bakanlıklarımıza içtenlikle teşekkür ediyorum. Bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen bu buluşmanın, tarım sektörümüzde yeni ufuklar açması ve çeşitli projelere ilham kaynağı olması dileğiyle.
1863 yılından beri, yani tam 161 yıldır Türk tarımının gelişimine öncülük eden Ziraat Bankamızı gönülden kutluyoruz. Ziraat’ın, kriz zamanlarında çiftçimizin, esnafımızın, tüccarlarımızın ve girişimcilerimizin yanında durması, milletimizin gönlünde özel bir yer edinmesine neden olmuştur. Günümüzde, tarım kredilerinin toplam tutarı 700 milyar lirayı aşmış olup, bankamız sektörün kredi ihtiyacının yaklaşık %71’ini karşılamaktadır.
Sadece bu yıl, 138 milyon euroluk bütçe ile 5 yeni çağrıya çıkacağımızı ve geçen yıl 15 ilde 71 bin çiftçimize toplam 755 milyon liralık hibe desteği sağladığımızı duyurmak istiyorum. Devlet olarak, çalışan ve üreten kesimin yanında olmaya, onların kalkınması için yeni projeler ve imkanlar sunmaya devam edeceğiz.
Buradan önemli bir noktayı da vurgulamak isterim: Ülkemizdeki kredilerin geri dönüş oranı %97 civarındadır. Ziraat Bankası’nda bu oran %99’a yakın seviyededir. Bu, kredilerin sorunsuz şekilde ödenmekte olduğunu ve ödemede bir aksama yaşanmadığını göstermektedir. Son 23 yıldır, duruşumuzdan ve ilkelerimizden hiçbir zaman sapmadık. Nisan ayında, zirai don hadisesinde, çiftçilerimizin zararlarını tazmin etmek adına hızlı ve etkin destekler sağladık. Sigortalı olmayan üreticilerimizin de zararlarını karşılamaya yönelik çalışmalarımız devam ediyor ve inşallah Kasım ayına kadar tüm çiftçilerimizin mağduriyetlerini gidermiş olacağız.
İşte gerçekler ortada duruyor: Eğer, iflas eden ya da iflas noktasına gelen bir kurum ya da işletme varsa, ana muhalefetin sürekli felaket tellallığı siyaseti, gerçekleri gizlemeye yöneliktir. Yıllarca beraber yol yürüdükleri arkadaşlarının, İstanbul’un kaynaklarının nasıl yağmalandığını, peşkeş çekildiğini açıkça itiraf etmeleri, toplumda ciddi bir farkındalık yaratmaktadır. Bu itiraflar, yolsuzluk ve usulsüzlüklerin gün yüzüne çıkmasına neden oluyor.
Sarpa sarılmış suç örgütlerinin kimleri tehdit ettiği, kimlerden rüşvet aldığı ve kimleri susturduğu yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Gündemlerinde millet ve çiftçi yok, sadece kendi çıkarları ve kirli ilişkileri var. Şaibeyle yatıp, butlanla kalkmak, onların alışkanlığı haline geldi. Meselenin acı tarafı ise, milliyetçilik ve vatanseverlik nutukları atanların, gerçekte yabancı güçler ve illegal yapılarla işbirliği içinde olmasıdır.
1 Temmuz itibarıyla başlatacağımız “Tarım Sayımı” ile, arazi büyüklükleri, ürün desenleri ve diğer tüm verileri güncelleyerek, tarım politikalarımızı daha sağlıklı hale getireceğiz. Tüm çiftçilerimizi, bu önemli çalışmaya katkı sağlamaları ve verilerin güncellenmesine destek olmaları konusunda davet ediyorum. Bu sayede, daha planlı ve etkin projeler geliştirebileceğiz.
Ziraat Bankası, çiftçilerimizin ihtiyaçlarına uygun yeni kredi paketleri hazırladı. “İşim Ziraat” kredisi ile cazip fırsatlar sunuyoruz. Seracılık yapmak isteyenlere, 10 dekar altındaki yatırımlar için, 1 yıl ana para ödemesiz, toplam 10 yıl vadeli ve 10 milyon liraya kadar kredi imkanı sağlıyoruz. Bu kredinin yüzde 20’si özkaynak olarak belirlenirken, genç ve kadın çiftçilerimize özel yüzde 10 indirim uygulanacaktır. Ayrıca, büyükbaş süt hayvancılığı yapan işletmelerimize de 1 yıl ana para ödemesiz, toplam 7 yıla varan vadeyle, 5 milyon liraya kadar yatırım kredisi veriyoruz.
“Köyümde yaşamak için bir sürü nedenim var” projesi kapsamında, küçük baş hayvan kredilerinin limitini 600 bin liradan 1,2 milyon liraya çıkarıyoruz. Kredi imkanlarımız, çiftçilerimizin kalkınması ve kırsal yaşamın güçlenmesi adına büyük bir adım olmuştur. Tüm çiftçilerimize, bu imkanlardan en iyi şekilde faydalanmalarını ve hayallerini gerçekleştirmelerini diliyorum. Bu desteklerin, tarım ve kırsal kalkınmamıza yeni bir ivme kazandıracağına inanıyorum.