Döşemealtı Altınkale’deki arsa dolandırıcılığı iddiaları: 8 kişinin şikayetiyle başlatılan suç duyurusu içeriği

Selçuk İkiz, H.İ.A. aracılığıyla Döşemealtı Altınkale’de bulunan bir arsayı satın almak üzere girişimde bulundu. Şüphelilerin, arsanın sahibi olduklarını iddia ettikleri B.B. ile emlakçı olarak görünen B.S. üzerinden süreci yönettiği öne sürülüyor. Şüphelilerin, arsada mahkeme süreci olduğunu ve yakında sonuçlanacağını söyleyerek Mock güven sağladıkları belirtildi. Bunun üzerine İkiz, yaklaşık 1,5 milyon TL değerindeki aracını takas yöntemiyle şüphelilere devretti. Arsanın krokilerinin çizilerek konumunun gösterildiği ve A parselinin kendilerine verileceği yönündeki açıklama, güven duygusunu pekiştirdi.
Yaklaşık iki yıl sonra yapılan incelemeler, satın alınan yerin orman arazisi olarak tescil edildiğini gösterdi. İkiz, kendisi dışında aynı yöntemle mağdur edilen en az 7 kişinin daha olduğunu öğrendi ve bu kişilerle birlikte konuyu 10 şüpheli aleyhinde suç duyurusu olarak hayata geçirdi. SUÇ DUYURUSU kapsamında, söz konusu alanın orman vasfına sahip olduğunun bilindiği halde saklandığı ve kamuoyu yanıltıldığı ileri sürüldü. Şikayetçiler, şüphelilerin organize bir yapıda hareket ettiğini, görev paylaşımıyla birçok kişiyi aynı yöntemle mağdur ettiklerini iddia etti. İFADELERDE ÜSTÜN PİŞMANLIK GÖRÜNTÜSÜ adlı bir videoda, ifadelerin önceden tespit edilerek nasıl söyleneceğine ilişkin konuşmaların da delil olarak dosyaya eklendiği kaydedildi. Videodaki bazı diyaloglarda, “Bizden şikayetçiler var, bu konunun üzerinde çalışmalar sürüyor. Fazla dallanıp budaklanmamalıyız. Kısaca inceleme yapılacak. Telefonlar takibe alınabilir; WhatsApp üzerinden iletişim kurun. Allah’ın izniyle bir şey olmaz” ifadeleri yer aldı. Ayrıca bir şüphelinin “Savcı beni niye çağırmadı?” sorusuna karşılık, diğerinin “Seni de çağıracaklar; daha genç bir savcı geldi” dediği belirtildi. KARLI TİCARETLER YAPTIRACAĞINI SÖYLEDİ
Selçuk Ekiz, şüphelilerin kötü niyetli yaklaşımını şu sözlerle özetledi: “Olaylar 2021 ve 2022 yıllarında meydana geldi. Biz ticaretle uğraştığımız için maddi gücümüzü biliyorlardı ve buna dayanarak başta güvenli birkaç işlem sunarak ilerlediler. Arsa teklif edildiğinde maddi olarak zorlayabilecek rakamları ödedik; beklemeye başladık. Ancak sonradan anladık ki yerle ilgili davalar kazanılamayacak ve bu bilgi bizi yıllarca oyalamak için kullanıldı. Milli Emlak üzerinden bilgi almak engellendi; bu da süreci uzattı.”
40 MİLYON LİRALIK ÖDEME GİBİ BİR DURUM Var Bu süreçte mağduriyetler derinleşti ve savcılığa yapılan suç duyurusu ile birlikte yerin tamamen ormana devredildiği haberini alan mağdurlar, adaletin peşini bırakmama kararı aldı. İkiz, “8-9 mağdurun bulunduğunu düşünüyoruz; ancak araya daha çok insanın girmiş olabileceğini öngörüyoruz. Ev veya tarla verenler de var. Toplamda yaklaşık 40 milyon TL kadar bir ödeme söz konusu görünüyor” dedi. Delillerin toplanıp savcılığa sunulmasıyla olayın dosyası ileri aşamalara taşınıyor ve soruşturma süreci devam ediyor.