Dağdibi Köyü’nde 40 yılda 50 bini aşan ağaçlandırma hikayesi: doğa, dayanışma ve sürdürülebilir gelecek üzerine ilham verici bir yolculuk.
Gümüşhane’nin Torul ilçesine bağlı Dağdibi köyünde, 1900 rakımlı ve geçmişte orman varlığı dahi bulunmayan bir alan hızla yeşerecek hale geldi. Emekli imam Ali Ural’ın girişimiyle başlayan ağaçlandırma çalışmaları, köyün geleceğini kökünden değiştirdi. Fidanları kendi imkanlarıyla temin eden Ural, dikimden sulamaya kadar tüm bakım işlemlerini üstlendi ve masrafları kendi cebinden karşıladı. Bugün köyde çeşitli türlerden ağaçlar yükseliyor; çam, akasya, ladin, köknar ve huş gibi çeşitler etrafı sarmış durumda.
Çalışmaların ilerlemesiyle birlikte, geçmişte tek bir ağaç bile olmayan bölge giderek yemyeşil ormanlarla çevrili bir alana dönüştü. Köy halkı, ağaçların çoğalmasıyla geçmişe göre çok daha güçlü bir doğal yaşam alanına kavuşulduğunu ifade ediyor.
İlk adımlar atıldığında köyde dikili ağaç bulunmayan bir ortamla karşılaşan Ali Ural, başlangıçta tereddütler yaşadığını aktarıyor: “İlk sene 50-60 adet çam ve meyveyle başladım. Ancak meyvede beklenen verim elde edilemedi, iklim şartlarını bilmediğimden yanlış yaptım. Zamanla araziyi keşfettim; rüzgârın etkili olduğu yamaçlardan kaçınarak, sırt arazilerine yöneldim.” Zamanla çamlar büyüdükçe bölgeye geniş sahalarda dikim yapmak mümkün hâle geldi. Orman İşletmesi’nin desteğiyle ve kendi kaynaklarıyla fidanları çoğaltan Ural, 40 yıla yakın sürede ağaçlandırmayı önemli bir noktaya taşıdı.
“Ağaç dikmek fedakarlık işidir” diyen Ali Ural, köyün ihtiyaçları doğrultusunda hareket etmeye devam edeceğini söylüyor: “İhtiyaç göründüğü için yaptım; yaradılıştan gelen bir ağaç sevgisi var içimde. 30-40 sene boyunca çam ve diğer ağaçları dikmek, dışarıdan gelen teşvikle olacak bir iş değil.” Genişleyen alanlarda çamlar rüzgârdan zarar görse dahi, rüzgâra karşı korunaklı yerlere yapılan yeni dikimler sayesinde ormanlık tabaka güçleniyor. Rüzgârla mücadele eden bu süreçte, yerel yönetim ve topluluk işbirliğiyle ağaçlar büyüyerek köyün doğal dengesini sağlamlaştırıyor.
Bugün Dağdibi köyünde, çam, ladin, akçaağaç, meyve ağaçları ve huş gibi çeşitli türler birleşerek bölgenin ekolojik zenginliğini artırıyor. Köylüler, geçmişteki çıplak arazilerin yerini yeşil bir örtüyle kaplandığını ve hayvanların kışın sığınacak, yazın gölgelenecek bir alan bulduğunu ifade ediyorlar.