Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın Gündeme Dair Açıklamaları

Güçlü İç Cephe ve Türkiye Yüzyılı Vizyonu

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TRT Haber kanalında katıldığı programda, ülkemizin mevcut şartlarda iç güvenliğimizi ve birlik beraberliğimizi daha da güçlendirmemiz gerektiğine vurgu yaptı. Yılmaz, konuşmasında, “İçinden geçtiğimiz zorlu süreçte, ülkemizi daha dirençli hale getirmeli ve Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde ilerlemeliyiz” diyerek, ulusal birliğin önemine dikkat çekti. Ayrıca, farklı terör örgütlerinin eş zamanlı olarak oluşturduğu tehditlere karşı alınan sert önlemlerin, ülkemizi daha güçlü kıldığını belirtti. Bu başarı, uzun soluklu ve kararlı mücadelenin sonucu olarak ortaya çıktı. Terörsüz bir Türkiye hedefine ulaşma yolunda önemli bir aşamaya gelindiğini ifade eden Yılmaz, süreç henüz tamamlanmadığını, yeni aşamanın ise terör örgütlerinin kendilerini feshetmelerine dair alınan kararın uygulama aşamasını içerdiğini vurguladı. Güvenlik kurumlarımızın, bu kritik süreci dikkatli ve hassas bir şekilde takip ettiğini ve dezenformasyon ile provokasyonlara karşı vatandaşların dikkatli olması gerektiğine işaret etti.

Suriye ve Yaptırımların Son Durumu

Yılmaz, Suriye konusunda, “Suriye bizim için çok önemli bir komşu ve ekonomik bağlarımız güçlü. 2013’te başlayan iç savaş sonrası yaşanan olumsuzlukları yakından takip ediyoruz. Birincil önceliğimiz, Suriye’de istikrarın sağlanması ve bütün etnik grupların huzurlu bir şekilde bir arada yaşamını temin etmektir” dedi. Ayrıca, yapılan yaptırımların, başlangıçta diktatör rejimine karşı uygulandığını, ancak zamanla Suriye halkına zarar vermeye başladığını belirtti. ABD’nin Trump döneminde yaptığı yaptırımların kaldırıldığını ve bu adımın olumlu olduğunu söyledi. Avrupa ülkelerinin de bu yönde adımlar atması gerektiğine vurgu yaptı. Yılmaz, “Yaptırımların hızla kaldırılmasıyla bölge ekonomisinde yeni bir döneme girilecek ve bu da, Türkiye’deki Suriyelilerin geri dönüşünü kolaylaştıracaktır” diyerek, bölgesel barış ve istikrarın sağlanmasının, göçmenlerin onurlu ve gönüllü geri dönüşünü teşvik edeceğine dikkat çekti.

41 Yıllık Terör Mücadelesinin Ekonomiye Yansıması

Terörle mücadelenin hem doğrudan hem de dolaylı maliyetlerine değinen Yılmaz, yaklaşık 2 trilyon dolar civarında bir ekonomik kayba yol açtığını ifade etti. “Terörden arındırılmış bir Türkiye’de, ekonomik açıdan büyük kazanımlar yaşamaya başladık. Bu süreç, uzun vadede, ülkemizin kalkınma hedeflerine ulaşmasında öncü olacak” dedi. Yılmaz, yatırımların devam ettiğini, özellikle güven ortamının sağlanmasıyla özel sektörün de hızla gelişeceğine inandığını belirtti. Ayrıca, bölgesel kalkınma adına, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yeni projelerin ve yatırımların hız kazanacağını, bu bölgelerin potansiyelini harekete geçirecek adımların atılacağını söyledi.

Bölgesel Potansiyelin Hareketlendirilmesi ve Yeni Yatırımlar

Yılmaz, kamu yatırımlarının tamamlanmasının ardından, özel sektörün devreye gireceğine vurgu yaptı. Madencilik, sanayi, turizm, enerji ve tarım alanında yeni yatırımların hız kazanacağını belirtti. Ayrıca, güçlendirilmiş bölgesel kalkınma stratejileri ve eylem planları hazırlandığını ve önümüzdeki dönemde sulama projelerinin hızla hayata geçirileceğini söyledi. Tarım ve gıda sektörlerine öncelik vererek, gıda güvenliğine katkı sağlayacak projelerin artacağını ifade etti. Ayrıca, teşvik politikalarının devreye alınacağını ve yeni teşvik sistemleri üzerinde çalışmaların sürdüğünü sözlerine ekledi. Vatandaşların, bölgeyi ziyaret ederek, bölge insanının misafirperverliğini yakından görmelerini teşvik etti.

Yenilenebilir Enerji ve Bölgesel Fırsatlar

Yılmaz, GAP projesi kapsamında hidroelektrik santrallerinin yanı sıra, güneş ve rüzgar enerjisinden de maksimum faydalanılacağını belirtti. Gabar Dağı’nda günlük 81 bin varili aşan petrol üretimi gibi enerji potansiyelinin yüksek olduğunu vurguladı. Bölgedeki enerji sektörünün, yenilenebilir enerji yatırımlarıyla yeni bir döneme gireceğini ve süreçlerin kolaylaştırılacağını söyledi. Türkiye’nin enerji bağımsızlığını ilan ederek, enerji ithalatına olan bağımlılığı azaltmayı hedeflediğini dile getirdi.

Turizm ve Bölgesel Kalkınma

Turizmin, sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel ve toplumsal bir köprü olduğunu belirten Yılmaz, 62 milyon ziyaretçinin ülkemizi gezdiğini hatırlattı. Özellikle, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde inanç, tarih ve gastronomi turizmi alanında büyük potansiyel bulunduğunu söyledi. Terörsüz Türkiye ile birlikte turizm sektörünün daha da büyüyeceğine işaret ederek, bölgede artan hareketlilik ve yabancı turist sayısındaki yükselişin, ekonomiye olumlu katkılar sağlayacağını dile getirdi. Ayrıca, yabancı öğrenci sayısında da artış beklediklerini belirtti.

Diplomasi ve Uluslararası Barış Süreci

Yılmaz, Türkiye’nin, dengeli ve etkin diplomasi yürüttüğünü vurguladı. Sayın Cumhurbaşkanı’nın, farklı ülkelerle geliştirdiği iyi ilişkiler ve diyalog ortamı sayesinde, bölgesel barışın sağlanmasında önemli bir rol üstlendiğini söyledi. Putin ve Zelenskiy ile güçlü ilişkiler kurduklarını ve, Somali ile Etiyopya arasındaki arabuluculuğu Türkiye’nin üstlendiğini belirtti. Ayrıca, en adil ve hakkaniyetli barışın sağlanması için çeşitli diplomatik girişimlerin sürdüğünü ve savaşın kazananı olmadığını vurguladı.

Ukrayna ve Rusya Arasındaki Görüşmelerden Umut

Yılmaz, Ukrayna ve Rusya arasındaki görüşmelerden umutlu olduklarını belirtti. İki ülkenin ekonomik zararlarını ve savaşın olumsuz etkilerini yakından takip ettiklerini ifade ederek, ateşkesin, bölgedeki barış ve istikrar açısından büyük önem taşıdığını dile getirdi. Ayrıca, Trump yönetiminin çabalarını ve Avrupa ülkelerinin de diyalog içindeki katkılarını takdir ettiklerini sözlerine ekledi ve, Türkiye’nin, sorunların çözümünde arabulucu rolünü güçlendirmeye devam edeceğini belirtti.